Çözüm süreci… Yüzlerde hâlâ niye kaygı ifadesi var?
Bir yandan çözüm sürecinin en önemli aşamasının ilanı ve PKK’nın Türkiye’den çekildiğini açıklaması, öte yandan hapisteki Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu’nun sayısını unuttuğumuz davalarına eklenen casusluk iddiasında ifadesinin alınması için yeniden mahkeme kapısına varışı… Birbirinin tam zıddı iki iklim aynı anda hüküm sürüyor. Türkiye’nin demokratikleşmesinin önündeki en kalın duvar kırılırken, yeni bir duvarın inşa faaliyetinin aralıksız devam etmesi…
Böylesine derin, kanlı ve acılı bir problemini çözmek üzere olan ülkede barış, hukuk ve tolerans rüzgarı esmiyor; aksine o büyük problemin yerine meşru siyasetten seçilmiş bir başka unsur problem olarak ikame ediliyor. Oysa, Kürt meselesi, PKK, terör ile buna bağlı bir dizi hukuk ve demokrasi geriliminin üstesinden gelebilmek Türkiye için geç de olsa çok önemli bir adımdır. Sadece kendi adımıza bir gelişme hamlesi değil, dünyaya da örnek olabilecek bir çözüm başarısıdır. Neredeyse bir asırdır ülkeyi sürekli artan bir gerilime mahkum eden, son elli yıldır da terörle can yakan bir sorunu aşıyoruz. Bir zamanlar dilini, kültürünü ve hatta etnik kökenini inkar ettiğimiz insanlarla aramızdaki son duvarı da kaldırıyoruz. Bunu da hiçbir komplekse........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d