İkinci Dünya Savaşı’na yeni okuma
İkinci Dünya Savaşı’nın (İDS) bitiş tarihi 8 Mayıs 80’inci kez kutlanıyor. Sekseninci yıl, İDS’den sonra tesis edilen müesses nizamın kırılma yaşadığı bir dönemde, tarihi bir dönemeç olmaktan öte bugün yaşananları kavramak için bir başlangıç olarak okunmaya da çok müsait. Batı medyasında İDS, merkezinde Trump’lı Amerika’nın olduğu bir açıdan yeniden yorumlanıyor demek abartılı olmaz. Özellikle Birinci Dünya Savaşı (BDS) sonrası ve İDS öncesi dönem, bugün yaşanan global gerilimin benzeri siyasi çalkantılarla dolu. Türkiye İDS’ye katılmasa da bu savaşın sonuçlarından müdahil ülkeler kadar etkilendi. Biz de İDS sonrası kurulan müesses nizama dahil olduk ve yaşanan tüm gelişmelere istesek te istemesek de maruz kalıyoruz.
İDS sonrası ABD tarafından tesis edilen müesses nizam, büyük oranda hükümetleri dünya ekonomik krizine düşüren hatalar ve ön kabullerden çıkarılan derslere dayanıyor. Amerika’da başlayıp dünyayı etkileyen 1929 krizi, sadece üretimin azalması ve borsanın çökmesi nedeniyle değil, kriz sonrası başta ABD hükümeti olmak üzere diğer ülkelerin aldığı tedbirlerin isabetli olmaması sonucunda bir dünya krizi haline geldi ve IDS ile sonuçlandı.
ABD Kongresinin ekonomik krize karşı 1930 yılında çıkardığı tarihi Smoot Hawley Gümrük Yasası toplam 20 bin ürüne yönelik gümrük vergilerini rekor düzeyde arttırmayı öngörüyordu. Bu yasa uygulandıktan sonra ABD ihracatı 1929 ve 1933 yılları arasında 4,4 milyar dolardan 1,5 milyar dolara düştü. İhracat ise yüzde 61 oranında azalarak 5,4 milyardan 2,1 milyar dolara indi. Amerika’nın 1934 yılına kadar ısrar ettiği bu hataya diğer ülkeler........
© Karar
