menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Lanetleme ve ayıplama ötesine geçilebilecek mi?

40 14
14.09.2025

Netanyahu İsrail’i giderek daha fazla Hitler Almanya’sına benzemeye başladı. Onun kadar planlı olmasa da soykırım yapıyor, bir o kadar da saldırganlık sergiliyor ve “yaşam alanını” genişletmeye çalışıyor. Hamas’ın 7 Ekim saldırısı İsrail’e hiçbir kuralı tanımama fırsatı verdi, Trump Amerikası da bu fırsatı sonuna kadar kullanması için elinden geleni yaptı.

Gazze’yi yerle bir edip yaşanamaz hale getirdi, Batı Şeriayı ilhak adımları attı. Hemen hemen eş zamanlı olarak da Hizbullah’ın komuta kontrol yapısını tasfiye etti. Lübnan, Yemen, Suriye ve İran’da önemli gördüğü hedefleri yok etti, Hamas yöneticilerini nokta atışı vurdu. Salı öğleden sonra da müzakere ettiği heyeti ortadan kaldırmak amacıyla Katar’ın başkenti Doha’ya saldırdı.

Heyet kimilerine göre Türkiye ve Mısır’ın uyarıları, kimilerine göre Amerika’nın son dakikada haber vermesi sayesinde kurtuldu. Ancak beş Filistinli ve bir Katar güvenlik görevlisi hayatını kaybetti. Hepsinden önemlisi de İsrail bu kez topraklarında Amerikan üsleri bulunan bir ülkeye saldırdı, Amerika da bu saldırıyı durdurmak için hiçbir şey yapmadı. Sonradan ayıplasa da hedefi meşru gördüğünü ima etti.

Katar başta olmak üzere pek çok ülke de saldırıyı “en güçlü şekilde” kınadı, Amerika’yı ayıpladı. Ancak bugüne kadar ne Katar ne de başka bir Arap ülkesinden İsrail’e ya da Katar’ı koruması gereken Amerika’ya yönelik bir yaptırım kararı çıkmadı. Bugün ve yarın Doha’da Arap-İslam toplantısı yapılacak, İsrail saldırısı tartışılacak ama korkarım oradan da ciddiye alınacak bir tepki çıkmayacak.

Özellikle Arap dünyasının liderleri sorunu yine........

© Karar