menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Depremden daha önemli işlerimiz var!

23 0
25.04.2025

Çarşamba günü 6.2’lik deprem kabusu İstanbul’u bir kez daha uyardı. Hepimiz hiç unutmadığımız ama hatırlamak da istemediğimiz o büyük korkuyla sarsıldık. Çok şükür ki bu kez ölüm acıları yaşamadık, şükrediyoruz.

Kahraman Maraş merkezli depremde şehirlerimiz yıkılmış, elli binin üzerinde insanımızı kaybetmiştik. Bu öylesine büyük bir acıydı ki buradan alacağımız dersin, ülke olarak hepimizi yeni bir uyanışa sevk edeceğini ve artık deprem meselesini kökünden çözeceğimize inanıyorduk.

Sonra gördük ki acılar, ölümler bize hiçbir şey öğretmemiş. Çünkü memlekete en küçük bir faydası olmayan, enerjimizi tüketen “Vatan-millet-bayrak” hamaseti üretmekten, esas problemlerimizi konuşmaya bir türlü vakit bulamadık.

En son 2019’un Eylül ayında Silivri’de meydana gelen 5.8 büyüklüğündeki deprem sonrasında günlerce İstanbul için kaçınılmaz hale gelen deprem korkusunu tartışmış, merkezi yönetim ve belediyelerin el ele vererek gerekli önlemlerin acilen alınması gerektiğini hep birlikte haykırmıştık.

Ama her zaman olduğu gibi depremin üzerinden altı ay bile geçmeden tehlikeyi unutup geleneksel ezberlerimize geri dönmüştük. Oysa 1999 gölcük depreminden bu yana deprem konusunda uzman isimler, yer bilimciler deprem tehlikesinin her an İstanbul’un kapısını çalabileceği konusunda ciddi uyarılarda bulunuyorlardı. O........

© Karar