İyi yönetimi hak ediyor muyuz
Türkiye’nin cennet köşelerini küle çeviren yangınlar çok büyük bir felaket. Ülkenin akciğerleri yanıyor, bizim de millet olarak duyduğumuz ızdıraptan yüreğimiz yanıyor. Ama bir başka acı daha var içimizi yakan: Böylesi krizlere karşı hazırlıksızlığımız.
Orman yangınları kaçınılmaz bir realite maalesef. Yalnızca Türkiye’de değil, dünyanın birçok yerinde aşırı sıcaklara bağlı doğal sebepler yanında kasıtlı çıkarılan veya insan hatasına bağlı olarak başlayan orman yangınları ciddi bir problem. Bu hususta yapılabilecek tek şey tedbirli ve hazırlıklı olmak. Bunu da ilgili devlet kurumları yapacak.
Ne var ki her yaz aynı rutini yaşıyoruz biz: Orman yangınları yaşanıyor, hazırlıksızlıklar veya donanımsızlıklar ortaya çıkıyor, kamuoyundan tepki ve eleştiriler yükseliyor, yetkililer bir sonraki yaza daha hazırlıklı olunacağını, yangın söndürme uçağı filosu alınacağını vs. açıklıyorlar… Bir yıl daha geçiyor ve aynı hadiseler sırayla yeniden yaşanıyor.
Burada yanlış giden bir şey yok mu?
Birkaç gün önce Eskişehir’de çıkan orman yangınına müdahale etmeye çalışırken şehit düşen görevlilere gerekli eğitimin verilmemiş olduğu, üzerlerinde özel yangın teçhizatı olmaksızın söndürme çalışmasına gönderildikleri ortaya çıktı. Dahası, önceki dönemde orman yangınıyla mücadele eğitimi verilen iki önemli merkezin........
© Karar
