Amerika’yı yöneten ‘akıl’ ve biz
Trump’ın BM genel kurulunda yaptığı konuşmayı hepimiz ağzımız açık dinledik. Konuşmasının başında -daha önce benzeri görülmemiş şekilde- 195 ülkenin temsilcilerine kendi iç siyasetinin propagandasını yaptı. Biden döneminde her şeyin berbat durumda olduğunu, kendisi iş başına gelince enflasyonu düşürdüğünü, ihracatı arttırdığını falan anlattı.
“İcraatın içinden” propagandasının ardından da dış politika başarılarını (!) teker teker saydı. Dünyadaki yedi bölgede yıllardır devam eden yedi savaşı sona erdirdiğini iddia etti. Nobel Barış ödülünü hak ettiğini söyledi.
ABD dışındaki ülkelerin dünya barışı için hiçbir şey yapmadığını ileri sürdü. BM’ye yüklendi. Gazze'de bir ateşkese ulaşılması için çalıştığını ancak Hamas'ın bu anlaşmayı kabul etmediğini iddia etti. “Brezilya çok kötü durumda ve böyle olmaya devam edecek. Sadece bizimle çalıştıklarında iyi durumda olabilirler” dedi. Maduro liderliğindeki Venezuela’ya “Sizi yok edeceğiz” diye seslendi.
ABD’nin başındaki kişinin psikolojisinin hiç normal olmadığı, megaloman ve narsist kişilik belirtileri gösterdiği ortada. Ne var ki etrafındakiler de liderleriyle aynı tornadan çıkmış kişiler hep. Belki de öyle görünmek zorundalar. Düşünün ki iklim krizi yok diyen adamı çevre bakanı, aşı karşıtını sağlık bakanı yaptı “çılgın başkan”. (Bu ikincisi henüz Sağlık Bakanı adayıyken “sağlıksız yemek” yerken poz verdiği için eleştirilmişti. Oysa hamburger, patates kızartması ve kola fotoğrafının sebebi Trump’ın en sevdiği yemeğin McDonald’s menü olmasıydı!)
Diğerleri de öyle… Söz gelimi “Kudüs, Tanrı’nın seçilmiş........© Karar
