menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ahmet’e de aynı hukuk Mehmet’e de aynı hukuk…

38 6
10.01.2025

MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız’ın “hasta mahkumlar iyileşinceye kadar infaz geri bırakılsın” çağrısı tartışılmaya devam ediyor. Allah var, Feti Yıldız da şimdiye kadar milim geri adım atmadı, büyük bir sabırla kendisine yöneltilen “hasta mahkumlarla hangi hasta mahkumları” kastettiği sorularını tane tane cevaplamaya devam ediyor.

Burası Türkiye olunca, maalesef iklim ve konjonktür böyle olduğunda soru da önemli oluyor.

“Hangi hasta mahkumlar iyileşinceye kadar infazı geri bırakılacak?”

Bu ülkede “ayrıştırılmayan”, “bizler- onlar” kategorisine sokulmayan hiçbir şey kalmadı çünkü.

O yüzden belki de cezaevindeki 700’e yakın ağır hasta olan mahkumlar isim, isim sorulması gerekiyor “filanca, falanca hasta, mahkum da dahil mi?” diye?

Feti Yıldız’ın “hasta mahkumlar” önerisinin bu kadar tartışılmasının bir diğer önemli sebebi de şu soru:

Acaba MHP lideri Devlet Bahçeli’nin 22 Ekim tarihinde startını verdiği “terörü bitirme sürecinin” başarıya ulaşabilmesi için Öcalan’a bir formül bulmaya çalışılıyor olabilir mi?

Yani iktidar yine tıpkı 2020 yılında yaptığı gibi infazlarının geri bırakılmasını istedikleri hasta mahkumların boylarına, poslarına, adlarına, sanlarına, isimlerine, cisimlerine baka baka bir İnfaz Yasası mı düzenleyecek?

Yoksa herkesi kapsayacak mı?

***

Cumhuriyet Gazetesinden Barış Pehlivan Feti Yıldız’la yaptığı konuşmayı “Feti Yıldız’la neler konuştum?” başlığı ile köşesine taşıdı. Feti Yıldız, Barış Pehlivan’ın “Acaba Abdullah Öcalan için bu formül mü düşünülüyor’ diye yorumlanıyor” sorusu üzerine şöyle demiş:

Hayır, hayır. Abdullah Öcalan meselesi 2 yıl önce var mıydı ki? Yıllardır söylediğim bir şey bu. Evrensel hukuktan bahsediyorum. 2022, 2023 ve 2024 Adalet Bakanlığı bütçeleri görüşmelerinde, komisyonlarda ve kanun tekliflerinde devamlı dile getiriyorum ben bunu. Yeni bir şey........

© Karar