Yeni bir siyaset dalgası çıkar mı?
Refah’ın – Fazilet’in “Yenilikçiler”i, içlerinde ayrı bir parti kurma düşüncesi saklıyorlar mıydı?
“Milli Görüş” eksenli partiler kurulduğundan beri Refah ile en yüksek oy olarak yüzde 21 alınmış; Erbakan, Başbakan olmuş ama yine de kapatılmıştı.
Acaba daha kitlesel parti olmak ve daha yüksek oy almak mümkün olmaz mıydı? Acaba “Yenilikçiler” bunu mu düşünüyorlardı?
Fazilet Partisi’nde Abdullah Gül, Recai Kutan karşısında, Erbakan’ın iradesine rağmen aday gösterildiğinde seçimi kazansaydı “Yenilikçiler” bu parti bünyesinde daha sonra Ak Parti’de elde ettikleri kitle buluşmasını sağlayabilirler miydi?
Ak Parti kurulduğunda “Milli görüş gömleğini çıkarmak” kitlelerle buluşmak için yeni bir dil üretme düşüncesinin yansıması mıydı?
***
Erbakan Hoca, Ak Parti kurulduktan sonra da kendi partisinde kendi çizgisini sürdürdü. Adeta son nefesine kadar siyaset yaptı. Ama oy oranında sıçrama olmadı.
Ak Parti ise ilk seçimde yüzde 34’le birinci parti oldu, sonraları oylarını yüzde 49’a kadar çıkardı.
***
Şu sıralar sanki CHP de bir dönüm noktası psikolojisi içine sürüklenmiş gibi.
Geçmişte kurulu düzenin “Milli Görüş” çizgisindeki partilere yaptığını, bugünün, “Erdoğan merkezli kurulu düzen”i, CHP’ye yapıyor gibi.
O günün kurulu düzeni, Milli Görüş çizgisine “Yüzde 5’i aşma, aşarsan yakın tehlike olursun ve kapatılırsın” demişti. Kapatma davası bu gerekçeyle açılmıştı.
Bugün CHP’ye yapılan “Kılıçdaroğlu gibi ol, CHP’yi yönet, ama 13 kere yenilmeye razı ol, varlığını koru” gibi bir yaklaşımı içeriyor.
Ekrem İmamoğlu ve Özgür Özel çizgisi, “Refah’ın yenilikçileri”ni andırır........
© Karar
