menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Sırrı Süreyya - “İyi insan” özlemi

55 5
latest

Şu sıralar medya – sanat – siyaset dünyasında herkes bir “Sırrı Süreyya okuması” yapmaya çalışıyor.

O bir DEM milletvekili. O DEM ki, yakın zamana kadar dokunanı yakan bir siyasi yapı idi. Meğer orada da “iyi adam” varmış! Nasıl görmemişiz? Gözümüzün kapalı olmasından mı gönlümüzün kapalı olmasından mı?

Sırrı Süreyya diye bir adam herkese bir iyilik taşımış da yıllardır içinde siyaset yaptığı partiye herhangi bir iyiliği dokunmamış mı?

Bakın işte memleketin bir görevi düştü, o adam kalbinin bütün yıpranmışlığına aldırmadan, içinde taşıdığı kanserine aldırmadan altına koydu bedenini.

Bence biz kalbimizi açabilsek, mesela bir Selahattin Demirtaş’ta da pek âlâ bir “Sırrı Süreyya yüreği” bulabilirdik. (Savunmasını okuyun) Ama sorun şu ki biz kalbimizi kime, neye, ne kadar açabiliyoruz?

Ne arıyor toplumumuz Sırrı Süreyya’yı konuşurken? Bence “iyi insan”ı arıyor. Özellikle siyasette çok çok yıprandı “insan.” Çıkarcılık, iki yüzlülük, samimiyetsizlik, duyarsızlık, kin, nefret... insan hep kötü sıfatlarla dolaşıyor siyaset zemininde…

Sırrı Süreyya, bulunduğu ortamlara ince gülümsemesi ile birlikte bir “insancıl boyut” taşımış her durumda.

Gezi ki, 10 yılların unutturamadığı bir “öfke” alanı. Orası ile iltisak kurularak 12 yıl sonra bile insanlar zindana yollanıyor. Oradan yola çıkılarak insanların boynuna ağırlaştırılmış müebbet halkası takılıyor.

Sırrı Süreyya, tam da bir Müslümanın anlayacağı şekilde anlatmış oysa Gezi’yi… 10 Haziran 2013’te. Gezi günlerinde… Sebati Karakurt’un........

© Karar