menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

CENNETE YOLCULUKLAR

5 6
14.02.2025

20 Haziran’da sona erecek bir fotoğraf yarışmasının düzenleyici ve jürisindeyim. Konusu, Şalpazarı’nda yaşam… Ya da Ağasar’da dört mevsim.
Bu bölgenin tanıtımına katkı yaparken insanlara yeni keşfedebilecekleri bir alan oluşturuyorum.
Karadeniz'in en saklı ve özel yerlerinden biri olan Sis Dağı’na gitmeye başladığım ilk zamanlar, Sis Dağı’nın keşfedilmemiş bir cennet olduğunu fark ettim. Objektifimi nereye çevirsem muhteşem güzellikteki renklerle karşılaştım. Renkli Çepni kadın kıyafetleri, kemençesi, horonu ve eşsiz doğası Sis Dağı’nda buluşuyordu. Gurbet hayatının yorgunluğunu atmak isteyen bu yörenin insanları, Sis Dağı’nda horon oynama hayali ile bekliyordu şenlikleri.
Trabzon'a uzaklığı 65 kilometre olan Şalpazarı ilçesi halk arasında “Ağasar” olarak da anılır. Şalpazarı ilçesinde yerleşimin çok eski tarihlere dayandığı bilinmektedir. Yörede yaşayan insanlar Oğuzların Üçoklar Boyu’ndan olan Çepni’lerdir. Çepnilerin bu bölgeye Trabzon’un fethinden önce Uzun Hasan zamanında kafileler hâlinde geldikleri bilinmektedir. Çepni kelimesi, düşmana karşı gözü pek, mazlumlara karşı merhametli, mert, sınır bekçiliği yapan anlamlarına gelir. Yöre insanı bu özelliklerin tümünü taşır. Geleneksel yaşamın hâlâ devam ettiği bu bölgede, geçim sıkıntısı çeken halkın büyük bölümü, ekmeğini kazanmak için şehirlere göçtü. Ancak yöre halkı doğdukları bu topraklara bağlılığını hiç kaybetmedi.
Sadece küçük çapta hayvancılığın yapıldığı bu diyarda, dünyanın en leziz tereyağını ve peynirini bulabilirsiniz. Abalulu Osman'ın orada sac kavurmasını yedikten sonra Sis Dağı’na çıkıp horona girip terleyebilirsiniz.
Sis Dağı, Karadeniz’in en renkli yaylası, adeta cennetten bir köşedir.
........

© Karadeniz'de sonnokta