İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı partisiyle ilişkilerini gözden geçirmeli
Dolayısıyla yalnızca yerel yönetim sorumluluğu taşıyan bir figür değil; aynı zamanda partisini temsil eden bir siyasi aktördür. Bu nedenle partinin kurumsal hiyerarşisi ve politik ilkeleriyle uyum içinde hareket etmesi beklenir.
Ancak kamuoyuna yansıyan gelişmeler, başkanın partisiyle –özellikle Genel Merkez, il yönetimi, milletvekilleri, büyükşehir bürokratları ve ilçe belediye başkanlarıyla olan ilişkilerinde– “başına buyruk” bir tavır sergilediğini göstermektedir. Bu durum, parti içi işleyişte ciddi rahatsızlıkların oluşmasına neden olmakta ve kurumsal uyumu zedelemektedir.
Özellikle sosyal demokrat bir partinin belediye başkanının, sendikalarla kurulması gereken doğal dayanışma ilişkisine mesafeli, katı ve zaman zaman çatışmacı bir tutum içerisinde olduğu gözlemlenmektedir. Oysa işçiler ve onların örgütlü yapıları olan sendikalar, Cumhuriyet Halk Partisi’nin tarihsel toplumsal tabanının önemli bir parçasıdır. Bu nedenle toplu iş sözleşmesi, grev gibi meşru hak arayışlarının........
© İz Gazete
