menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Nimet, Kuvvet, Külfet ve Sorumluluk Dengesi

20 0
11.08.2025

HAYATIMIZI yörüngesinden şaşırtan ve bizi huzursuzluğa sevk eden hususlardan birisi de nimet, külfet, kuvvet ve sorumluluk dengesinin bozulmasıdır. Bunlar bir zincirin halkaları gibi birbirine bağlı olmalıdır. Birinde meydana gelen çürüme önemsenip tedbir alınmadığında diğerlerine sirayet etmekte ve onların da bozulmasına sebep olmaktadır. Yaşadığımız ve altında kaldığımız kimi zorlu hayat olaylarının süreç analizlerini sağlıklı yapamadığımızda acıklı hallerimiz ve iniltili vaveylalarımız son bulmayacaktır.

KENDİLİK BİLİNCİ konusunda şahsımıza mahsus bir özenimiz olmalı. Farkındalık kazanılmalı. Ayrıştırıcı bir yöntem geliştirilerek mümeyyiz olma vasfı elde edilmeli ve bu asla kaybedilmemelidir.

Bu kıvama ulaşmak için önce bulunduğumuz seviye her neyse bu kabul edilmeli. Eksik ve fazlalıkların tespit edilmesinden sonra bir “Hareket Planı” oluşturulmalıdır.

Bunu gerçekleştirmek için evvela tanımlamalar yapılmalı ve kavramların içi doğru doldurulmalıdır. Nimet nedir? Külfeti ne demektir? Kuvvet oluşu nasıl mümkün olmaktadır ve bu bilinç nasıl bir sorumluluk duygusuyla taşınmalıdır?

Bu suallere tarafsız ve âdil cevaplar bulunabildiyse işleme başlanabilir.

HER nimet bir güçtür. Kuvvetiyle birlikte ihsan edilir.

Bu iki unsur elbette tümüyle bedava değildir. Karşılığı vardır. Zahmete katlanılmalı, azim körüklenmeli, sabır aktif edilmeli ve doğru istikamet tutturularak bundan hiçbir şartta asla şaşılmamalıdır.

Peki, ne şekilde mümkün olabilir?

Elbette emanet bilinciyle… Vereni bilmekle… Neden verildiğini kavramakla… Nasıl kullanılacağına ilişkin sağlam kanıtlara yani vahyin bilgisine ârif olmakla…

Emanete sahip çıkamamak, elden kaçırmak, koruyamamak ise mahrumiyet........

© İstiklal