Adımları düşünerek planlı atmak, elbette hedefe ulaşmadaki başarı ile doğru orantılıdır. Hiçbir çalışmanın planlanmadan başlanması, neticesinde başarıya ulaşması tesadüfi bir maharete mahzar değilse mümkün değildir.

Planlanan adımların işleyişi ve başarı yolculuğu sürecin başında ya da sonunda iyi niyete ve mahzura bakmaksızın disiplin ile gerçekleşirse, hedefe ulaşmak kaçınılmazdır. Lakin iyi niyet gizlenen bir art niyet içermemiş ise ‘Niyet hayr, akıbet hayr.’ değilse, Niyet de ziyan, akıbet de ziyandır.

Arılar kovan sahibini kovma girişimindeler. Türkiye iç siyasetine yön vermek adına fikir yürütme iddiası ile yola çıkan hareketlerin partilerde aktif yer alma adına her yol mübahtır düsturuna dönüşmesi, paralel particilik yapılanmasını ortaya çıkarmakta, tamiri zor hasarlara yol açmaktadır. İlerde söz sahibi isimler bizden olsun talebi ile başlanan STK oluşumları zaman içerisinde gizli bir ele geçirme sevdasına kapılmışlardır. Kovanda bal yapanlara destek veren, sonradan doğan arıların, kovanın asıl sahibini kovan dışına atması gibi içe sızma faaliyetidir. Harekete, siyasete ve ele geçirme çabasına girilen her siyasi kuruluşa verdiği zararların ileride anlaşılacak olması belki netleştiğinde bu ifadem manasına kavuşacaktır.

Örneğin bir ana muhalefet partisi İngiliz bir partiden İngiliz bir kanala beyanında yalnız kaldığı ifade etmesi millilik şüphesini doğurmaktadır. Kuruluşundan bugüne pek çok eleştiri ile yüzleşmek zorunda kalsa da şu an kadar acaba sualinin en çok sorular ile akılları işgal etmemiştir. Aynı partinin sokağa çağırdığı ülkemizin gençlerinin bir kısmının katıldığı gösterilere siyonizm artığı İsrail destekçisi kişilerin katılmasından da........

© İstiklal