menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Edep ve Mahremiyet Şehri Yıkılmasın: Nezaket Çağından Teşhircilik Çağına Kaybolan Güzel Ahlâk ve Yeniden Diriliş İhtiyacı

15 8
24.11.2025

Bir zamanlar mahalle bakkalından alınan borcun kaydedildiği defterler vardı. Komşuya gidilen bir kâse yoğurt, kapı önüne bırakılan bir saksı çiçek, otobüste büyüklere gösterilen saygı...

Bunlar sadece görgü kuralları değil, toplumun manevî dokusunu ören görünmez ipliklerdi. Ne oldu da bu iplikler bir bir kopmaya başladı acaba?

Modern teşhircilik dikkat çekicidir: Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, sosyal medyada cinsel içerik paylaşımı son 5 yılda @0 artmış. Türkiye Bağımlılıkla Mücadele Vakfı'nın araştırmasına göre, alkol tüketimi 10 yılda yükselmiş. Emniyet Genel Müdürlüğü kayıtları, toplum içinde edep dışı davranış vakalarının 2023'te 15.000'i aştığını gösteriyor.

Toplumsal çözülme ile sokakların nezaket kaybolmuş. Otobüslerde yaşlılara yer vermeyen, hastanede sıra beklemeyen, trafikte korna çalarak, kavga ederek hak arayan bir toplum haline gelinmiş. Oysa İslâm medeniyeti "Mümin, kendisi için sevdiğini kardeşi için de isteyendir" prensibi üzerine kuruludur.

Sanal alemin gerçek zararları büyüktür. Sosyal medyada teşhircilik, milyonlarca gencin ahlâk anlayışını zehirliyor. Psikologlar, bu tür içeriklere maruz kalan 12-18 yaş arası gençlerde benlik saygısı kaybının ` arttığını belirtiyor.

Sağlık Bakanlığı verilerine göre, alkol ve uyuşturucuya bağlı sağlık harcamaları yıllık 25 milyar lirayı aşmış. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, boşanma davalarının @'ında "sosyal medya aldatmaları"nın etkili olduğunu bildiriyor.

Her toplumun kendi gizli mayası vardır: görgü, nezaket, edep, mahremiyet ve ölçü… Bu mayayı koruduğu müddetçe toplum dimdik ayakta durur; sarsılır ama yıkılmaz, yara alır ama dağılmaz.

Fakat son yıllarda, özellikle dijital çağın hızlandırdığı kültürel savrulma içinde, toplumun bu görünmez sütunlarının tek tek çatladığını görmezden gelemeyiz. Sanki hep birlikte “bizi biz yapan” değerlerden uzaklaşmanın eşiğinde duruyoruz.

Zararlı alışkanlıkların normalleştirilmesi, sarhoşluk kültürünün özendirilmesi, mahremiyetin teşhir kültürüne yenik düşmesi, cinsel içeriklerin hem sosyal medyada hem gerçek hayatta her sınırı aşacak kadar görünürleşmesi…

Bunların tamamı yalnızca şahsî problemler değildir; toplumsal ahlâkı, aileyi, çocukları, eğitim sistemini, kamu düzenini ve toplumsal huzuru doğrudan etkileyen sosyolojik kırılmalardır.

Görgü ve nezaket, toplumsal düzenin en sessiz, ama en güçlü kalkanıdır. Görgü kuralları, yalnızca “teşekkür ederim” demekten ibaret değildir. Nezaket, yalnızca zarif bir hitap biçimi de........

© İstiklal