Dünyanın gürültüsünden, ekranların esaretinden, kalbi karartan tüketim çağında, kalbi kuşatan, insanı fıtratından koparıp huzurdan uzaklaştıran, kalbi korumanın güçleştiği sayısız sayısız meşgalenin içinde, sahici bir insan, sahici bir Müslüman olarak kalmanın günden güne zorlaştığı sıra dışı zamanlardayız.

Dışımızdaki gürültü, içimizdeki sükuneti, ruhumuzdaki huzuru sağlamanın yöntemini baskılıyor.

Sanal hapishanelere esir ediyor.

Her geçen gün iç dünyamızda huzurun yeşermesi zorlaşırken, insanların hayatlarına dokunmanın olumlu etkisini kavrayabilmiş değiliz.

Malıyla mülküyle bu kadar bütünleşen bizler, paylaşarak ruhumuza lezzet katmanın tadını, selâmet köşesinde; vicdanımız rahat olarak alabilecek miyiz?

İnsanın iç aleminde yaşadığı trajedi, dram her ne varsa yine insanın ve insanların eseri...

İbrahim Tenekeci’nin ‘Modern zamanların dünyasında insan olmak ve kalmak her geçen gün daha meşakkatli hale geliyor’ sözü; insanın sade yaşamasının, samimimi olmasının ve sahici minvalde kalabilmesinin zorluğunu........

© İstiklal