menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Yunanistan’ın Deniz Parkı Maskesi

14 0
05.08.2025

21 Temmuz 2025’te Yunanistan tarafından Ege ve İyon Denizi’nde iki “deniz parkı” ilan edilmesi, Atina’nın yıllardır dikkatle ördüğü Doğu Akdeniz stratejisinin hem en sofistike hem de en tehlikeli hamlesi olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu karar, ilk bakışta çevreci ve masum bir adım gibi sunulsa da, aslında Türkiye’nin egemenlik alanlarına yönelik uzun vadeli bir kuşatma planının çevre kılıfına bürünmüş yeni perdesidir.

Yunanistan’ın bu hamlesi, çevre koruma adı altında fiili egemenlik alanları yaratma ve Türkiye'nin deniz yetki alanlarını daraltma stratejisinin en bariz ve profesyonel örneğidir. Görünürde doğa dostu, gerçekte ise statükoyu aşındırıcı bu yaklaşım, Atina'nın uluslararası kamuoyunda meşruiyet devşirme arayışının incelikli bir versiyonudur.

Uluslararası ilişkilerde “salam taktiği” olarak bilinen yöntemi hayata geçiren Yunanistan, bir defada büyük tepki doğuracak adımlar yerine, meşru ve zararsız gibi görünen küçük hamlelerle sahada fiili durum yaratmayı hedeflemektedir.

“Deniz parkı” ilanı, yalnızca sembolik bir çevre düzenlemesi değildir. Bu parklar aracılığıyla Yunanistan, denetim, düzenleme ve yaptırım gibi egemenlik fonksiyonlarını ifa ederek sahada yönetim pratiği oluşturmaktadır. Bu uygulama zaman içinde uluslararası hukukta “etkin egemenlik” iddiasının altyapısını kurmayı ve ileride çıkacak her türlü müzakere veya hukuki süreçte “ben zaten burayı fiilen yönetiyorum” tezini kullanmayı hedeflemektedir. Parkların coğrafi olarak seçildiği bölgeler de bu stratejinin bilinçli, uzun vadeli ve hedef odaklı bir parçasıdır. Çünkü ilan edilen sahalar, 1923 Lozan ve 1947 Paris Antlaşmaları uyarınca egemenliği Yunanistan’a açıkça devredilmemiş, Türkiye’nin “EGAYDAAK” olarak nitelediği ada, adacık ve kayalıkları da kapsayan, gri bölgeler olarak tanımlanan coğrafyalardır.

Bu adımla Atina, hem Lozan’ın ruhunu delmeye çalışmakta hem de gri bölgelerde fiili sahiplik tesis ederek, zamanla bu alanları kendi egemenliği altında uluslararası camiaya kabul ettirmeyi amaçlamaktadır.

Ancak bu oyunun esas kritik........

© İstiklal