menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Bir Haplık Konfor, Bir Nesillik Bedel

7 0
monday

“Büyütmeyin, bir parasetamol alın geçer.”
Yıllarca bize bu cümleyle bir rahatlık kültürü satıldı. Ağrıya hap, ateşe hap, uyuyamayana hap… Peki bedeli ne?

Bugünün fotoğrafı sert:
ABD’de 8 yaş grubunda her 31 çocuktan 1’i otizm spektrumunda. Bu artık kenar bir istisna değil, toplumsal ölçekte alarm. Rakam CDC’nin; devletin kendi verisi. 

Şimdi sıkı durun: Washington’da rüzgâr döndü. FDA, hamilelikte parasetamol (asetaminofen) kullanımıyla ilgili etiket uyarısı sürecini resmen başlattı; hekimlere yönelik bir uyarı mektubu yayımlandı. “Kanıtlar bir bağlantı olabileceğini düşündürüyor” diyorlar. Bu, “uyanın” demektir. 

Siyasetin dili de değişti. Başkan Trump, Sağlık Bakanı ile birlikte basının karşısına geçip ilaç devlerini işaret etti; “otizm patlaması”na karşı yeni adımlar açıkladı. Kimine göre sert, kimine göre geç kalmış bir çıkış. Ama gündem artık resmen masada. 

“Peki bilim ne diyor?”
Önemli bir hat: Johns Hopkins/Boston Birth Cohort. Kordon kanında parasetamol biyobelirteci yüksek olan bebeklerde ASD/DEHB riskinin doza duyarlı arttığını gösteren çalışma, “sinyal var” dedi. Tekrar ediyorum: “Sinyal var.” Bu, kulak arkası edilecek bir bulgu değil. 

“Elbette” bazı kurumlar itiraz ediyor, “kanıt tutarsız” diyor. WHO son açıklamasında “bağlantı kesinleşmedi” dedi. İtirazı duyuyorum; peki neden uyarı etiketi geliyor? Çünkü ihtiyat diye bir ilke var ve neslin geleceği söz konusu. Bu kez “yanlış alarm” riskini, geç kalma riskinin yanında küçük görüyorum. 

Hata nerede? “Big Pharma” ile “5 dakikalık muayene” düzeninin ortak günahı

İlaç........

© İstiklal