Al Gülüm / Ver Gülüm Müslümanlığı
“Al Gülüm / Ver Gülüm” deyiminin iki manası vardır. Birincisi, “ikili ilişkilerde menfaat gözetmek ve karşılıksız iş yapmamak” demektir. İkincisi de “eşler arasında, kara-koca arasında, sevgi ve saygıyı anlatır.”
Bizim bu yazıda “Al Gülüm / Ver Gülüm Müslümanlığı” başlığı altında yazacağımız ve hatta yazmaktan öte tenkit ederek dikkat çekeceğimiz mana elbette, birinci manadır. Biz ikinci manaya bir şey demiyoruz. Eşler arasında, kara-koca arasında, sevgi ve saygıyı anlatan “Al Gülüm / Ver Gülüm” deyimi bu yazının maksadı dışındadır. O manadaki “Al Gülüm / Ver Gülüm” nezakettir, muhabbettir, inceliktir ve güzeldir. O manaya sözümüz yok. Ancak birinci manaya sözüm çok.
Bu yazıda kastımız ve belirtmek istediğimiz, yani “Al Gülüm / Ver Gülüm Müslümanlığı” derken esasında demek istediğimiz şudur: “Allah’a dua etmek, Allah’a ibadet etmek ve hemen karşılığında bu Dünya’da menfaat beklemek.”
Ben bu durumu anlatmak için “Al Gülüm / Ver Gülüm Müslümanlığı” diyorum.,
Bir de “Allah’ım bana pirinç, bulgur ver. Allah’ım bana mal ver, mülk ver. Ben de ondan sonra sana ibadet ederim” diye pazarlık içine girenler var ki, onlar için “Pazarlıkçı Müslümanlar mı” diyeceğiz yoksa “Müslüman değiller mi” diyeceğiz? Onu bilmiyorum.
Evet, biz bu yazıda dua ve ibadet karşılığında hemen bir Dünyevi menfaat bekleyenler için “Al Gülüm / Ver Gülüm Müslümanlığı” diye bir tabir kullandık.
Evet, bu yazıda bir yanlışı ve nefsimizin bir oyununu da dikkatlerinize sunacağız.
Evet, biz bu yazıda, “Al Gülüm / Ver Gülüm Müslümanlığı” altında Müslümanlar arasında yaygın olan ve benim de nefsimin aynı yanlışa düştüğü bir hususa yönelik itirazlarımızı ve tenkitlerimizi belirteceğiz.
O da dua ve ibadetlerde Dünyevi menfaatlere odaklanmaktır.
Şurası tabi ki ayrı ve normal bir durum ve buna kimse itiraz edemez.
Sen halis niyetle ve........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Gideon Levy
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein