1. “İsar” dolu ihlasını asla kaybetmemelisin: Yaşatma (ihya) irfanını, içi boşaltılmış ölümü bekleyen yaşama zevkine (hayat ü memat) tercih etmeli; zira Rıza-i Bari ana hedefimiz olmalı… Madde, mananın önüne asla geçmemeli; “öteyi” asla erteleyip ötelememelisin…

2. Her gün bir sayfa düşünerek Rabbin kelamını ezberlemelisin onu asla “mehcur” bırakmamalısın: konuştuğun dilin konusunu, zihnin odağını ve gönlün meylini “kelam” belirler…

3. Okul bitene kadar kognitif din yaklaşımlarına ait en güncel metinleri, Türk dinler tarihçilerine bilhassa senin kuşağın olan genç dinler tarihçileri için çevirmelisin okul bitinceye kadar en az 20 tane çevirin olursa kitap olarak bastırabilmeliyiz. Batı kognitif din yaklaşımları, öz irfan anlayışımıza en yakın anlayışları bir ölçüde sunuyor. Ama unutma ki Batı’nın demek istediklerini zaten söylemiş ama tozlanmış bir geleneğimiz var. Klasiklerden kopmadan yapay zekâ çağında yaşamak çelişki asla değil!

4. Arapça irfan geleneğimizden İbn Arabi’nin eserlerini derinlikli okuyabilmeli; bunun yanında İngilizceyi küresel akademik yolculuğuna rehberlik yapabilecek tarzda hızlı ve akıcı şekilde konuşabilmeli, İtalyancayı çağdaş İtalyan dinler tarihçilerini anlayacak ve çevirebilecek şekilde bilmelisin.

5. Kendine bir akademik konu belirlemeli, en yakınındaki hocalarından gelen istikamet verici eleştirilere dikkat etmelisin; mesela biz, 30 sene ileride olarak bu önemli… Mesela bir genç hoca hanıma kendisine uygun gördüğümüz dini........

© İnsaniyet