Trump’ın ‘Savaş Bakanlığı’nın hedefinde demokrasi var
ABD Başkanı Donald Trump siyaset sahnesine çıktığı ilk günden itibaren dilini sertleştirmekten, gücü askeri sembollerle özdeşleştirmekten geri durmadı. İlk başkanlığı döneminde George Floyd’un öldürülmesinin ardından yükselen isyanlarda Los Angeles ve Washington D.C.’ye ulusal muhafızları gönderdi; protestocuları düşman gibi hedef gösterdi. İkinci döneminde üniversitelerdeki öğrencilerin ve akademisyenlerin protestolarını “düzeni bozan unsurlar” olarak nitelendirdi, sert müdahaleleri meşrulaştırmaya çalıştı. Los Angeles’a ulusal muhafızları yolladı, kendi doğum gününde askeri tören yaptırdı.
Bugün ise Pentagon’un adını “Department of War-Savaş Bakanlığı” olarak değiştirdi ve Chicago’ya karşı “savaş ilanı” tehdidinde bulundu.
Chicago’ya “savaş” ilanı
Trump, 6 Eylül’de Chicago’yu doğrudan hedef aldı. Sosyal medyada paylaştığı yapay zekâ ile üretilmiş bir görselde kendisini askeri üniformayla, şehrin üzerinde bir general gibi resmetti. Görselin üzerine şu ifadeleri ekledi: “Chicago, neden ‘Savaş Bakanlığı’ denildiğini öğrenecek.” Bu sahne, Apocalypse Now (Kıyamet Şimdi) filmine yapılan göndermelerle pekiştirildi ve “Sabahın erken saatlerinde sınır dışı kokusunu seviyorum” gibi militarist sloganlarla süslendi.
Trump, Chicago’yu “dünyanın en tehlikeli şehri” olarak nitelendiriyor. Ancak Guardian’ın verilerine göre, 2024’te en yüksek cinayet oranlarına sahip dört şehir Cumhuriyetçi eyaletlerde: Jackson, MS; Birmingham, AL; St. Louis, MO; ve Memphis, TN.
ABD’nin en büyük 50 şehrinde ise Demokrat eyaletlerdeki şehirlerin cinayet oranı yüz bin kişi başına 7,8 iken düşük, Cumhuriyetçi eyaletlerde 12,9 ile daha yüksek. Salıncak eyaletler ise ortada, 10,2 oranıyla yer alıyor.
Politico’nun aktardığına göre, Trump kendisini “çetelere ve kartellere savaş açan” bir lider olarak göstermeye çalışıyor. Ancak şehir yöneticileri bu söylemin, federal müdahaleyi meşrulaştırmak için kullandığını ve doğrudan siyasi mesaj içerdiğini vurguluyor. Chicago’ya yönelik tehditler, askeri gücün iç siyasette kullanılmasının örneği olarak, demokratik denge ve denetim mekanizmalarının zayıflatılmasına kapı aralıyor.
Chicago’nun hedef seçilmesinin nedeni, kentin Demokrat Parti’nin kalesi olması ve güçlü, sendikal ve çok kültürlü toplumsal yapısıyla Trump’ın temsil ettiği otoriter sağa meydan okumasıdır.
Pentagon’a “Savaş Bakanlığı” ismi
Pentagon, İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana yalnızca bir bina değil; Amerikan askeri gücünün sembolü oldu. “Savunma Bakanlığı” adı, ABD’nin kendisini sürekli tehditlere karşı koruyan bir güç olarak sunmasına olanak tanıyordu. Trump’ın getirdiği “Savaş Bakanlığı” adı ise bu maskeyi düşürüyor. “Savunma”........
© İlke TV
