Sürecin toplumsallaşması
Günümüz barış sürecinin topluma mal edilmesi, toplumun geniş kesimleri tarafından benimsenmesi ve desteklenmesi kritik bir öneme sahiptir. Çünkü kalıcı bir barış, yalnızca siyasi aktörlerin değil toplumun aktif katılımı ve sahiplenmesiyle mümkün olacaktır.
Bu hedefe ulaşmak için atılması gereken temel adımlara ihtiyaç vardır.
Barış sürecinin ilk ve en önemli şartı şeffaflık ve kapsayıcılıktır.
Açık ve dürüst iletişim: Sürecin amaçları, ilerleyişi ve olası zorlukları hakkında halka düzenli, anlaşılır ve dürüst bilgi akışı sağlanmalıdır. Bu, spekülasyonların ve yanlış bilgilendirmenin önüne geçer.
Süreç, sadece siyasi aktörlerle sınırlı kalmamalıdır. Sivil toplum kuruluşları (STK’lar), akademi, iş dünyası, sendikalar, yerel yönetimler ve farklı toplumsal grupların (kadınlar, gençler, azınlıklar, mağdurlar) temsilcileri karar alma ve danışma mekanizmalarına dahil edilmelidir.
Barışın inşası, aynı zamanda toplum içindeki güvenin ve empati yeteneğinin onarılmasını gerektirir.
Çatışmadan etkilenen bölgeler başta olmak üzere, farklı şehirlerde, mahallelerde yüz yüze diyalog ve tartışma ortamları oluşturulmalıdır. Bu platformlar, farklı görüşlerin güvenle ifade edilmesine ve karşılıklı anlaşmaya hizmet etmelidir.
***
Günümüzde kitle iletişim araçları (medya ve sosyal ağlar) güçlü toplumsallaşma........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d