818 Yıldır Fetihten Günümüze Antalya'nın Ayasofyası -2-
(“Antalya’nın Ayasofyası” olan Şehzade Korkut Camii’nin restorasyonu döneminde “Panaya Kilisesi’ni Selçuklular bile camiye çevirmemişti, Kesik Minare şehrin hafızasıdır, açılacaksa müze olarak açılmalı” tezviratlarına, kaynaklara dayalı Gazete Bir’de yayınlanan 7 Ağustos 2019 tarihli makalemizdir. Antalya’nın fethinin 818. yılı münasebetiyle yayınlanmıştır.)
Şehzade Korkut Camii mi, Kesik Minâre mi?
İlk makâlemizde, İbni Bîbî, Yazıcıoğlu Ali, Ahmed Refik, Lanckoronski, Rott, Riesfsthal, Süleyman Fikri Erten gibi yerli ve yabancı araştırmacıların makâle ve kitaplarını kaynak alarak, Panaya Kilisesi’nin 1207 yılında I. Gıyâseddin Keyhüsrev tarafından camiye çevrildiğini yazmıştık. Konu ile alâkalı Paul Lucas’ın da değerlendirmelerine yer vererek, sözkonusu cami isminin “Şehzade Korkut Camii” mi, “Kesik Minâre”mi olması gerektiğine değinelim.
Paul Lucas 8-17 Kasım 1706 tarihlerinde Antalya’ya gerçekleştirdiği seyahat ile ilgili olarak “Voyage Du Sieur Paul Lucas Au Levant” adlı seyahatnâmesinde şu ifadeleri kullanır: “Hıristiyanlar’ın Meryem Ana’nın onuruna yaptırdıkları çok güzel bir kilise, Türkler yeniden şehrin beyleri olduklarında bir camiye dönüştürülmüştür…”
Bilindiği gibi Panhagia veya Panagia kelimesi, Hıristiyanlıkta Meryem Ana’ya adanmış kiliseler için kullanılmaktadır. Türklerin........
© İleri
