menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

…Ve Tamamıyla Çıplak…

9 35
30.09.2025

Özgürlük önemli bir siyasal kelimedir. Bu basit bir cümledir ve bunu herkes bilir diyebiliriz. Tekrarlamak gereksiz görünebilir. Tek bir cümlenin anlatıcılığı sınırlıdır da diyebiliriz – ki sıklıkla öyledir. Fakat bunlar onun gerekliliğini geçersiz kılmaz. Aynı zamanda, hayata birey, kendilik ve yaşam tercihlerinin serbestliği üzerinden bakanların belki de vazgeçemeyeceği bir cümledir.

Özgürlük, Türkiye’de de siyasetin ilgi alanında bir kelime, elbette. Sıklıkla kullanıldığına şahit de oluruz. En otoriter-totaliter ideolojilerin gözlüklerinden hayata bakanların bile yeri geldiğinde “severek” kullandıkları bir kelime – kavram. Ancak Türkiye’de siyasi yelpazenin – olduğu kadarıyla – aynı zamanda kendi beklentilerinin, isteklerinin, çıkarlarının elinde oyuncak halinde de kullanılan bir kelime. Gerektiği yerde, gerektiği şekilde, çıkar maksimizasyonunun joker kartı benzeri…

Son zamanlarda ise, özgürlük, “Toplumun ahlâkını tehdit edici” davranış ve sözleri gerçekleştirdiği iddia edilen “olay ve gelişmeler” konusunda, devlet ve devletin otoriteryen davranışlarından kendi dünyasının kabulleri ile hareket eden ve düşünenlerin “rahatsızlık” duydukları bir kelime haline getirildi.

Öncelikle, “kadınların” açık giyinmesinin ve cinsel yönden “tahrik edici” davranışlarının rahatsızlık verici olduğu dile getirilirken, zamanla bunun nasıl “toplumda ve ahlâkta” yeri olamayacağını İslamcı-Muhafazakâr kesim bolca dile getirir oldu. Tabiî “dile getirmenin” yetersiz olacağını düşündüklerinden, devlet ve “kurumları” harekete geçme ihtiyacını hissetti. Üstelik devletin bugünkü idarecileri ve bürokrasisinin bir kısmı, yakın zamanlara kadar........

© Hür Fikirler