İŞE İADE DAVASI SÜRECİ
İş güvencesi, işçinin işine keyfi nedenlerle son verilmesinin önüne geçilmesini amaçlayan yasal bir teminattır. İş kanunun amaçlarından birisi de iş yerinde istikrarın sağlanması ve işçinin işini kaybetme korkusu olmadan çalışmasını sağlamaktır.
İş güvencesinden yararlanmanın ilk koşulu İş Kanunu veya Basın İş Kanunu’na göre çalışan bir işçi olmaktır. İş Kanunu m.2/f.1’de; işçi şöyle tanımlanmıştır: "İşçi, bir iş sözleşmesine dayanarak çalışan gerçek kişidir". Yani, işçi sıfatı bir işyerinde işverene iş sözleşmesi ile bağlı şekilde bir ücret karşılığında çalışan kişiler için kullanılabilir. (İş Kanunu m.4’te bu kanunun uygulanmayacağı haller sayılmıştır. Devlet memurları, çıraklar ve stajyerler İş Kanunu’na bağlı çalışmadıkları için iş güvencesinden yararlanamazlar.) İş Kanunu’ndaki iş güvencesi hükümleri Basın İş Kanunu uyarınca çalışanlar için de kıyas yoluyla uygulanır.
İş güvencesinden yararlanmanın ikinci koşulu ise belirsiz süreli bir iş sözleşmesi ile çalışmaktır. İş Kanunu’na göre esas olan belirsiz süreli bir iş sözleşmesi ile çalışmaktır. Belirli süreli iş sözleşmesi istisnadır. Belirli süreli iş sözleşmesi, sözleşme yapılırken, sözleşmenin ne zaman sona ereceğinin taraflarca kararlaştırıldığı sözleşmedir.
İş güvencesinden yararlanmanın bir diğer koşulu işyerinde otuz veya daha fazla işçinin çalışıyor olmasıdır. Kanun koyucu bu şekilde küçük ölçekli işyerlerini iş güvencesi hükümlerinden ayrı tutmuştur. Toplam işçi sayısı hesaplanırken aynı ilde çalışıyor olmaları koşulu aranmaz, hatta Yargıtay yurt dışında çalışan işçilerin de hesaba katılabileceği yönünde kararlar vermiştir. Eğer işçi holding veya grup şirket gibi birden fazla işverene bağlı olarak çalışıyorsa bu işverenlerin tamamının işçileri hesaba katılır. Yine işçi hesabında belirsiz süreli-belirli süreli, tam zamanlı-kısmi zamanlı, mevsimlik işçi gibi bir ayrım yapılmadığı için tüm işçiler bu sayıya dahildir.
İş güvencesinden yararlanmanın bir diğer koşulu sözleşmenin işveren tarafından feshedilmiş olmasıdır. İş sözleşmesini kendi fesheden işçi, iş güvencesinden yararlanamaz. İşçiyi zorlayarak istifa dilekçesi imzalatılmışsa bu da işveren tarafından yapılmış bir fesih sayılır. İşveren ve işçinin anlaşarak, ikale sözleşmesi ile işe son vermeleri halinde de iş güvencesi hükümleri uygulanmaz.
İş güvencesinden yararlanmanın bir diğer koşulu da iş sözleşmesinin en az........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Gideon Levy
Waka Ikeda
Grant Arthur Gochin
Rachel Marsden