İş Hukukunda Ara Dinlenme Sürelerinin Hukuki Niteliği: Yasal Çerçeve, Parçalı Kullandırma ve Ücrete Yansıyan Sorunlar
1. Giriş
İş Hukuku, işçinin emeğini koruma ve işveren organizasyonunu düzenleme amacını taşır. Bu dengenin merkezi unsurlarından biri olan ara dinlenme süresi (mola), işçinin sağlık, güvenlik ve verimlilik haklarını doğrudan ilgilendirir. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 68. maddesi, ara dinlenme sürelerinin asgari sınırlarını belirlerken, uygulamada bu sürenin ne zaman ve nasıl kullandırılacağı, en sık hukuki uyuşmazlığa yol açan konulardan biridir.
Ara Dinlenme Süresinin Yasal Dayanağı ve Niteliği
İş Kanunu m. 68 ara dinlenme sürelerini mutlak surette kullandırılması gereken asgari sınırlar olarak belirlemiştir:
Günlük Çalışma Süresi
Asgari Ara Dinlenme Süresi
Dört saat veya daha kısa süreli işler
15 dakika
Dört saatten fazla ve yedi buçuk saate kadar (7,5 saat dahil) işler
Yarım saat (30 dakika)
Yedi buçuk saatten fazla işler
Bir saat
Bu süreler, işveren tarafından, işin niteliği ve yerel gelenekler dikkate alınarak belirlenir.
Çalışma Süresinden Sayılmama Kuralı
Ara dinlenme süresinin hukuki niteliği, İş Kanunu m. 68 uyarınca çalışma süresinden sayılmamasıdır (İş Kanunu m. 66'daki çalışma süresinden sayılan haller arasında yer almaz). Bunun temel sonucu, işçinin bu süre boyunca serbestçe dinlenmesi ve bu serbest zamanın ücrete tabi olmamasıdır. İşveren bu sürede işçiye ücret ödeme yükümlülüğünden kurtulur, ancak işçinin bu süreyi fiilen dinlenerek geçirmesine imkân sağlamak zorundadır.
Parçalı Kullandırma Yetkisi ve Sınırları
Kanun, ara dinlenme sürelerinin sözleşmelerle aralıklı olarak kullandırılmasına izin vermektedir (İş Kanunu m. 68/3). Bu madde, iş........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Gideon Levy
John Nosta
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
Daniel Orenstein