“İmam Hatip Liselerinin Karpuzlusu da Çıkacak mı?”
İmam Hatip Liselerinde Program Çeşitliliği Festivale Dönüşürken Kafamdaki Soru: “İmam Hatip Liselerinin Karpuzlusu da Çıkacak mı?”
Çocuğunuz ister imam olsun, ister Ronaldo, Salvador Dali veya Osman Hamdi de olabilir! Yakında torna tesviye programı uygulayan İmam Hatip Lisesi tabelasına da hazır olun. Neden olmasın?...
Cumhuriyet’imizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, 1924’te medreseleri kapatırken din hizmetlerini ortada bırakmadı. “Laik devlet” demek, “dinsiz toplum” demek değildi. İşte bu yüzden İmam-Hatip Liselerini açtı. Amacı çok açıktı: Çağdaş, bilimle barışık, topluma ışık tutacak din görevlileri yetiştirmek. Yani bu okullar, dini eğitimi Cumhuriyet ruhuyla topluma anlatması için kuruldu.
Bugün ise Din Öğretimi, o net vizyon ve misyonun yerini adeta bir festival alanına bıraktı.
2014’te başlayan “program çeşitliliği” (dil hazırlık, fen, spor, musiki, çocuk gelişimi vb.)
İmam-Hatipleri bir çeşit “seç, beğen, al ” vitrini haline getirdi. Sanki “hangi branşı satabilirsek onu satalım” diye yarışıyorlar. Fen bilimleri programı var, sosyal bilimler programı var, sporcu yetiştiriyorlar, sanatçı yetiştiriyorlar, çocuk gelişimine el atıyorlar, yabancı dil hazırlık var. Yani okula girince neredeyse şu soruyu sormak geliyor insanın aklına: “İmam Hatip Lisesinin karpuzlusu da var mı?”
Din Öğretimi Genel Müdürlüğü, İHL’de program çeşitliliğini uygulamada öyle bir noktaya geldi ki, serseri mayın gibi ne istediğini bilmez halde her alana, her genel müdürlüğe el atıyor.
Okulları gezerken bazı okulların tabelasını görünce aklıma Cem Yılmaz’ın gösterisinde söylediği: “Oksijensiz ortamda muz yiyelim, çilek tadı versin” repliği geliyor.
Sadece İmam Hatip........
© HalkTV
