Hürmüz Boğazı; İran'ın en güçlü silahı
Ortadoğu'daki savaş büyüdükçe büyüyor. İran ve İsrail arasındaki gerilimi de dünyayı yeni bir savaşın eşiğine getirdi.
Savaşın derinliğini ve gerçeklerini konuşmak için bu haftaki yazımı eski Türkiye Birlik Partisi (TBP) Milletvekili, Demokratik Barış Hareketi'nin (Barış Partisi) kurucu Genel Başkanı sayın Ali Haydar Veziroğlu'na bırakıyorum.
İran'dan bize seslenen sayın Veziroğlu'nun yazısı şu şekilde:
"Sorumluk anlayışını ve insani duygularını şahsi çıkarı üstünde tutan bir iş insanıyım. Günümüzde yaşanan bu kahr edici sahneleri dün Irak’ta yaşadım, bugün İran’da izliyorum yarın ülkem Türkiye’de yaşanmayacağından emin değilim.
Amerika değişik nedenlerle kendisine mahkum ettiği liderlerin iş birliği ile Orta Doğu’yu dikensiz gül bahçesi yapmaktadır.
Toplumumuz yakın tarihimizde yaşadıkları ile Amerika’nın artık Türkiye dostu olmadığını biliyor. Toplumu yöneten lider ise, bu gerçeği bilmemezlikten gelerek görmek istemiyor. Bu acıtı gerçek, komşu dost ülke İran dahil, bölge insanlarına ağır bedeller ödetiyor.
İyi niyetten yoksun, bazı çığırtkanların alehte yürüttükleri gerçeğe aykırı gayretlerine rağmen, tarihin derinliklerine uzanan İran - Türkiye dostane ilişkileri kesintisiz olarak devam etmektedir.
Safevi ve Osmanlı’nın geçmişinde yaklaşık dört yüz yıl önce Kasr-ı Şirin şehrinde yaptıkları Zahab anlaşması ile iki ülkenin yaklaşık beş yüz kilometre ortak sınırlarında dört yüz yılı aşan bir süredir bir tek taşın dahi değişmemesi önemli olduğu kadar değerli bir örnektir.
Uygar kabul edilen dünyadan geri kalmamak amacıyla birbirleri ile yarışan Orta Doğu’nun önde gelen önemli ülkelerinden........© HalkTV
