ZAVALLI NİHALLER!
Nihal Candan ve kız kardeşi Bahar..
Fark edilmek için her şeyi yaptılar. Yarışmalara katıldılar. Yetmedi. O yarışmalarda öne çıkmak için de her şeyi yaptılar.
Sonrasında bir türlü iş yapmayan güzellik merkezleriyle, skandallarla.. Olağanüstü pahalı otel süitlerindeki yaşamlarıyla dikkat çekmeye çalıştılar.
Nihal’in ölüm döşeğindeki kıyafeti bile o hayatın ve hedeflerin manifestosu gibiydi.
Aynı yolu izleyen genç kızlara, erkeklere ders olur mu! Sanmam.
Başka zamanlar yaşıyoruz çünkü. Varlığınızın ancak lüks bir çanta, takı ya da cömert bir Dubai seyahati ile onaylanacağı bir zamandayız.
Yeterince güzel ve şanslıysanız bir Hakan Sabancı bulabilirsiniz. Belki!
Ya da Nihal ve benzeri genç kadınlar üzerinden vahşi yarışmalarla para kazanıp, sonra Nihal’e yaptığı gibi arkasını dönen Acun Ilıcalı’ya denk gelebilirsiniz. O sırada kapılmamışsa tabii!
Yoksa sistem alır sizi.. Çiğner ve tükürür!
* * * * * *
Ahmet Necdet Sezer’in eşini, Semra Sezer’i hatırlar mısınız?
En önemli davetlere bile, kız enstitülerinde dikilen mütevazı kıyafetlerle katılırdı. Ne özel kalem müdürü vardı, ne de çantasını taşıyan koruması..
Yurt dışında -eşine refakat ederken- alışveriş için pahalı mağazaları kapattığını hiç duymadık, görmedik.
Semra Sezer, vaktinde kıymetini bilemediğimiz bir devirdi. Sezer’in görev süresiyle birlikte köşesine çekildiğinde o devrin sona erdiğini.. Ve bunun Cumhuriyet yolculuğu için nasıl alarm verdiğini anlayamadık.
Şimdi girin sosyal medyaya. Evlilik teklifleri.. Kına geceleri.. Baby showerlar.. Evlendikten sonra hazır öğle yemeğine şık bir AVM’ye gitmişken dünyanın en pahalı çantalarından birini alıvermekler.. Hayat nasıl Dubai karatında düzenleniyor, görün. Bize ait, hatta insan onuruna ait hiçbir şey yok oralarda.
Kızımız bir kilo makyajla çok güzel.. Oğlumuz ve........
© HalkTV
