Erdoğan: Tehlikeli oyunlar
CHP İstanbul İl kumpasının fırtınasında bugüne ne kaldı? Ateş ve kül!
Her gelişmeyi bağımsız TV kanallarında, internet sitelerinde adım adım takip ettik.
Yalnız bizler mi!
Gördük ki dünya medyası da takipçilerine halimizi bir bir anlatmış. Bana göre en çarpıcı yorumu da para dünyasının kılavuzu Financial Times yapmış:
“Türk mahkemeleri ülkeyi seçimli otoriterlikten açık diktatörlüğe daha hızlı taşıyan kararlar veriyor"
“Yazııık” demiş gazetenin editörleri, “eskiden diktatörlük olsa bile hiç değilse seçim de vardı. Şimdi artık yol AÇIK DİKTATÖRLÜĞE GİDİYOR.”
T24’ten Yalçın Doğan ise adını tam koymuş: Rejim fiilen değişti.
Anayasa Profesörü Şule Özsoy Boyunsuz da bunun anayasal tarifini vermiş:
“Devlet bir partiyi kimin yöneteceğini söylüyorsa, orada çok partili hayat bitmiştir. Bu ağır bir yargı gaspıdır.”
Ancak… “Adını, sıfatını görmeye tahammül edemiyorum” deyip Kayyum Bey’in söylediklerini okumuyorsanız, çürümüşlüğün kokusunu alamıyorsunuzdur!!
Dedi ki hazret “gelin cenazeyi birlikte kaldıralım”.
Kokuyu almış da nereden geldiğini çıkaramamış. Özgür Özel’in liderliğindeki CHP’den söz ediyor. Fatih Altaylı’nın iddiasına göre kayyum operasyonunu 5 gün önce haber almış. Ve belli ki böyle açıklamaların üzerinde çalışmış.
En büyük destekçisi Barış Yarkadaş’tan tüyo almış mıdır, sanmam.
Zira Barış o sırada farklı bir çaba içindeydi. Mesela operasyon akşamı CHP İl binasına kaç kişi gitti, onu hesaplayıvermişti.
Dün akşam da mitinglere katılımın giderek azaldığını söylemişti.
Yok, gözlük meselesi değil bu!
Aydın’daki operasyon sonrasında bir toplantıda CHP’liler AKP saflarına geçenlerin yüzüne tükürmüştü de, hazretler “yooo, bize tükürük falan gelmedi, tuu deyip geçtiler” demişti.
Utanmazlık bu boyutta ise..
Bir yandan da anayasa ve yasaları hiçe sayacak kadar gözü dönmüşlük söz konusu ise faşizmin tarihine dair tüm okuduklarımızı yaşamaya başladık demektir.
Birileri istediği kadar yanlışa yanlış desin,........
© HalkTV
