‘Kur'an-ı Kerîm' meallerinin ‘kontrol edilmesi' konusu..
Eğer, herhangi bir toplumda sınırsız bir hürriyetten bahsediliyorsa, orada içtimaî açıdan ancak bir karmaşa ve kaos'tan, hercümerçten söz edilebilir. Kendisini sınırlayamayan fert de, toplum da tam bir karmaşa hayatı yaşar; fizikî gücü, serveti veya örgütlenmesi güçlü olan, diğerlerini susturur, boğar, ezer, aşağılar veya esir alır veya kendi istediği şekilde 'kurşun asker' yetiştirmeye yönelir. Diğer bir deyişle, sınırsız bir toplumda hürriyetten söz edilemez.
Hint Müslümanlarının büyük siması 'Muhammed İkbal Lahori', 100 yıl öncelerde bir şiirinde özetle şöyle diyordu: 'Deryalar Kralı'ndan, 'Denizlerde artık, sınırsız, tam bir hürriyet olacaktır.' diye bir ferman geldi..
Kazlar, 'artık sınırsız, tam bir hürriyete sahibiz diye sevinç çığlıkları attılar. Timsahlar ise, 'Unutmayın, o hürriyet bizim için de var.' dediler.'
Müslümanlar yeryüzünün en hür insanlarıdırlar, ya da daha doğrusu, bu idrak ile yaşamak durumundadırlar. Çünkü, 'Lâilâhe illallah' /Allah'tan başka hiçbir ilâh yoktur!.' derken, böylece, var oluşlarının, yaşayışlarının, dünyaya bakışlarının aslî formülünü, anahtarını, daha sözlerinin en başında, 'Lâ / Hayır!' sınırını ve sırrını ilân ederek açıklamakta, 'Allah'ın koyduğu sınırların dışındaki her türlü sınırlamalara da 'Lâ / Hayır!' demektedirler.
Önce belirtelim ki, Kur'an-ı Kerîm, evet, 'tek'tir; ama onu yorumlamak açısından, 14 asır boyunca ve beşer aklının gelişmesine paralel olarak, binlerce 'müfessir/ tefsirci/ yorumcu' çıkmıştır. Bu tabiîdir de.. Çünkü, Kur'an-ı Mübin'de 14 asır öncelerde hiç bilinmeyen öyle bilgiler vardır ki, bu ancak 50 yıl öncelerde anlaşılmıştır.. Meselâ, İstanbul Boğazı'nda alttan kuzeye, Karadeniz'e doğru; üstten ise, Karadeniz'den Akdeniz'e doğru devamlı bir akım vardır. Aynı durum, Cebelitarık Boğazı'nda da aynı şekildedir.
Furkan Suresi, 53. Ayette bildirilen 'İki denizin suyu, sanki aralarında bir perde varmış gibi birbirine karışmaz.' ve keza, Rahman 55/20 'de bildirilen "Aralarında bir engel vardır, birbirine geçip karışmıyorlar." mealindeki ilâhî haber, evet ancak 50 yıl öncelerde fark edilebilmişti ve önceki asırlarda........
© Haksöz
