Türkiye Washington'daki masada neden yok?
Pazartesi günkü Washington zirvesinden barış çıkıp çıkmayacağını henüz bilmiyoruz ama o zirveden şimdiden net olarak bir sonuç çıktı:
Trump, Avrupalı liderleri yeniden ve kuvvetli bir şekilde birbirine bağladı ve can çekişmekte olan Avrupa Birliğine hayat öpücüğü verdi.
İronik ve tuhaf ama gerçek.
Küstahlığı, yüzeyselliği, nobran ve kaba tarzı tahammül sınırlarının çok ötesinde fakat tüm bunlar ve fütursuz inatçılığı ile ABD Başkanı Trump hem Avrupa liderlerini hem de AB ve NATO’yu ABD’den istediklerini almak için yeniden bir araya gelmeye mecbur etti.
Ve bence bu çok iyi oldu.
AB, Trump’ın önünde diz çöktü, NATO ABD’nin patronluğuna boyun eğdi gibi analizlere hiç katılmıyorum.
Beyaz Saray’da Zelenskiy ve Avrupalı liderlerin Trump ile yaptığı toplantı şu aşamada hem AB hem de ABD açısından kazan-kazan bir sonuç üretti.
Ukrayna açısından ne üretecek henüz belli değil fakat İngiltere, Almanya ve Fransa liderleri Trump’ın ‘dilini konuşmak’ ve ona karşı strateji geliştirmek için önce kendi aralarında toplandılar sonra da Washington’da hepsi beraber Ukrayna Büyükelçiliğinde bir araya gelerek strateji belirlediler.
Bu sayede Trump’ın karşısında herkes tek ses oldu. Esas olarak somut bir hedefleri vardı:
Ukrayna için güvenlik garantisi almak.
NATO üyeliği meselesi sadece barışı başka bahara erteleyecek bir bahane olarak kullanılacak bir kırmızı çizgi olduğu için son drece doğru bir şekilde Ukrayna’nın NATO üyeliği meselesini hiç gündeme getirmediler.
Bunun yerine........





















Toi Staff
Gideon Levy
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein