menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Zulüm yönetmeliği

98 10
09.09.2025

Resmî Gazete’de geçen 5 Eylül’de, Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı’nın hazırladığı “Yazma ve Nadir Basma Eserlerin Tespit ve Tescili Hakkında” başlıklı bir yönetmelik yayınlandı.

Yayınlandı ve memleketin gündemine hiç gereği yok iken nurtopu gibi yepyeni bir dert, bir didişme konusu, daha doğrusu kültürü baştan aşağı tahrip eden bir bomba bırakıldı! Yönetmeliğe göre devlet, şahısların elinde bulunan elyazması ve 1928’deki harf devriminden önce yayınlanmış baskı kitaplara tescil mecburiyeti getiriyor, daha da ileri giderek istediği esere el koyabileceğini açıkça söylemese bile hükme bağlıyor!

Maksat ilk maddede yazılıp “Bu yönetmeliğin amacı ve kapsamı; gerçek veya tüzel kişiler ile kamu kurum ve kuruluşlarında bulunan yazma ve nadir basma eserlerin tespit, tescil ve yazma eser kütüphanelerine alınması hakkında usul ve esasları belirlemektir” dendikten sonra tescilin kimler tarafından ve nasıl yapılacağı uzun uzun anlatılıyor ve nihayet on birinci maddede tehdit gibi bir yükümlülük getiriliyor, “Koleksiyonculuk yapan gerçek ve tüzel kişiler, yazma eserlerden oluşan koleksiyonlarını Daire Başkanlığı veya taşra teşkilâtına tescil ettirmek zorundadırlar” deniyor!

Ne güzel değil mi? Bakanlık sanki sinema sektöründen musikiye, telif haklarından dijital problemlere varıncaya kadar kültür alanındaki her meseleyi halletmiş, memleketin malûmat seviyesini zirveye çıkartmış, elindeki kütüphaneleri cennete çevirmiş ve sıra artık evimizdeki yahut sahaflardaki kitaplara gelmiş!

Şimdi, gençliğinden itibaren nadir kitap, elyazması eser ve evrak toplamış; bu evrakın çoğunu yazdığı kitaplarda yayınlamış, yaşı ilerleyince kitaplarının ileride dağılmaması için binlerce cildi bir kütüphaneye, kullandığı evrakı da Genelkurmay Arşivi ile devletin diğer arşivlerine vermiş, en nihayet çoğu elyazması notalardan oluşan zengin musiki arşivini de geçtiğimiz ay yine bir kütüphaneye bağışlamış, yani hayatının elli senesi kitaplar içerisinde geçmiş ve hanımı da aileden sahaf olan bir kişi sıfatıyla açıkça söyleyeyim:

Bu yönetmelik yanlış, yanlıştan da öte tehlikelidir. Kitaptan anlamayan birkaç bürokrat........

© Habertürk