menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Kongre'de, Camp David'i çökertti…

23 0
26.07.2024

ABD, Vietnam savaşından bu yana, en büyük güç kaybı dönemini yaşıyor.

Teknolojideki gelişmelerden yola çıkarak bunun doğru olmadığını savlayanlar olabilir.

Ancak unutulmamalı ki bunların hepsinin gücü, demokrasi ve barış ile depolanabilir.

Üzerine bir de barış inşasının mimarlığını yapıyorsa, elindeki teknolojik varlık gücüyle güç kazanır.

ABD, 1978’de Orta Doğu Barış Süreci’nin mimarlığını üstlenerek güç kazanmış olması da bunun en iyi örneğidir.

Camp David Sözleşmeleri olarak da bilinen Mısır ile İsrail arasındaki savaşa son veren Barış Antlaşması, ABD’yi Avrupa karşısında daha güçlü kıldı; Baas sistemiyle hakim olduğu bölgede Sovyetlerin de etkisini kırdı.

Dönemin ABD Başkanı Jimmy Carter’ın, girişimi sonucu 1978’de başlayan görüşmeler 1979’da Mısır Devlet Başkanı Enver Sedat ve İsrail Başbakanı Menahem Begin Barış Antlaşmasına imza koymasıyla sonuçlandı.

FKÖ-İSRAİL OSLO BARIŞ SÜRECİ

Devamı da geldi…

Oslo’da 1993’te başlayan İsrail ile Filistin Kurtuluş Örgütü arasındaki “barış müzakerelerinin” ardında da Washington yönetimi vardı.

Oslo Süreci, 2000 yılında Camp David ile taçlandırılmak istendi, ancak görüşmelere katılan İsrail Başbakanı Ehud Barak kibirli ve agresif tutumunun yanında, FKÖ lideri Yaser Arafat ile yalnız görüşmeye yanaşmadı.

Arabulucu rolünü üstlenen Washington yönetiminin de Mısır-İsrail uzlaşısında olduğu gibi ortamın yumuşatılması için ihtiyaç duyulan kolaylaştırıcı araçları zamanında ve yerinde sunamadı.

Bir dizi anlaşmaya varıldı ama sonuçsuzlukla bitti…

ABD sonrasında bölgede varlığını sadece sert gücü ile gösterdi.

Irak, Suriye, Yemen, Libya, Lübnan ve bugün de Gazze’de yaşanan çatışmalarda yumuşak gücü yerine sert gücünü taraflı şekilde bölgeye taşıdı.

Ve bölgede inşa ettiği yumuşak gücü elinden kaptırdı…

KONGREDE KAYBETTİREN

Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından Gazze’de insanlık katliamı yaptığı için Savaş Suçlusu olarak ilan edilen İsrail Başbakanı Netanyahu’nun dün ABD Kongresinde konuşturulmakla kalmayıp, sürekli alkışlanmasını izlerken geçmiş aklıma geldi…

ABD Kongresi’nde önceki gün yaşananlardan sonra Washington yönetiminde kim olursa olsun, bundan böyle bırakın Orta Doğu’yu herhangi bir çatışma alanında barışı sağlama görevini üstlenemez…

Çünkü inandırıcılığını kaybetti.

Daha doğrusu bu tutumuyla da barışı sağlama misyonunu en büyük rakibi Çin’e kaptırdı…

Ortadan kaldırmak için çabaladığı Kuşak- Yol Projesinin de........

© Habertürk


Get it on Google Play