Şempanze suretinde Robbie Williams
Geçtiğimiz yıl, Telluride ve Toronto gibi sonbahar festivallerinde görücüye çıkan bir filmdi “Better Man: Robbie Williams’ın Hikâyesi” (Better Man). İngiltere dışında gişelerde beklenenin altında hasılat getirse de eleştirmenlerden yüksek notlar aldı ve ödül sezonunda kazandığı adaylıklarla adından söz ettirdi. En İyi Özel Efekt dalında Oscar’a aday gösterilen filmlerden biriydi.
Filmin özel efektlerdeki başarısı ile gişelerdeki başarısızlığı arasında tuhaf bir ilişki var aslında. İngiliz pop star Robbie Williams’ın yaşam öyküsünü konu alan filmde Robbie Williams’ı baştan sona bir şempanze suretinde seyrediyoruz. “Maymunlar Cehennemi” filmlerinden çıkıp gelmişçesine duran ve İngiliz aksanıyla konuşan bir şempanze olarak… Jonno Davies tarafından performans yakalama tekniğiyle canlandırılan şempanze, özel efektler açısından dikkate değer bir çalışmanın ürünü.
Film boyunca hiç kimsenin dış görünümüyle ilgili tek bir yorum dahi yapmadığını düşündüğümüzde, Robbie Williams’ın sadece biz seyircilere şempanze şeklinde göründüğüne dair çıkarım yapmamız mümkün. Fikrin çıkış noktası, Robbie Williams’ın kendisini “performans sanatçısı bir maymun” olarak gördüğünü söylemesi... Ayrıca bu fikir sayesinde Williams’ı canlandıracak oyuncunun fiziksel benzerliği, şarkıları seslendirip seslendirmeyeceği veya karakteri yakalayıp yakalayamama sorunları tümüyle ortadan kalkmış oluyor. Robbie Williams’ın şempanze suretinde görünen kendi karakterini seslendirmesi, kuşkusuz biyografik filmlerde görmeye alışmadığımız özel bir durum. Yani, görsel anlamda gerçeklikten tümüyle koparken, işitsel anlamda tam aksi oluyor. Film boyunca anlatıcı olarak Robbie Williams’ın sesini duymak “Better Man”e ekstra bir gerçeklik katmanı ekliyor.
Bana sorarsanız, sinema tarihine geçecek kadar şahane bir fikir bu; çünkü filme yenilikçi, deneysel diyebileceğim farklı bir boyut getiriyor. Filmin bir yerinde Williams’ın bir türlü olgunlaşamamasıyla ilgili olarak “evrim geçirmedim” demesi de unutulmamalı. Öte yandan, dramatik açıdan ne kadar anlamlı olursa olsun, “İki saati aşkın süre boyunca kim Robbie Williams’ı şempanze olarak izlemek ister ki?” sorusunu da göz ardı etmemek gerek.
Kaldı ki, tam da bu soru nedeniyle, gişelerde hedefe ulaşılamadığını düşünüyorum. Oysa popüler İngiliz müzikal geleneğinin gösterişli ve güzel örneklerinden biri “Better Man”. Ken Russell’ın yönettiği “Tommy” (1975) gibi rock operalardan “Bohemian Rhapsody” (2018) ve “Rocketman”e (2019) kadar uzanan bir sinema geleneğinin son halkası… Londra’da Regent Street’te yaklaşık 500 dansçıyla, uzun ve zahmetli provaların ardından 4 gecede çekilen o görkemli müzikal sahnesi dahi filmin artistik iddiasını, prodüksiyon kalitesini tek başına ortaya koyuyor aslında. Yönetmen Michael Gracey, söz konusu sahnede, İngiliz ekolünden ziyade eski Hollywood müzikallerini hatırlatan bir iş koyuyor ortaya. Gerçi filmin geçtiği 1990’lı yıllarda Regent Street’in Noel döneminde LED........
© Habertürk
