Bayram
Benim yaşlarımın hikâyesi aynıdır aslında.
Bayramlık kıyafetler bir gece önceden itinayla hazırlanır. Sabah da erkenden kapı kapı dolaşıp mendil ve şeker toplanır. Çocukların gözlerinden, büyüklerin ellerinden öpülür.
Konu, komşu, akraba ev ev dolaşıp sohbetler eder. Evlerde yapılan baklavalar bir güzel afiyetle yenir...
Gelen misafirler, akrabalar akşam yemeğine kalsın diye ısrar edilir. Hooop hep birlikte oturulur akşam yemeği yenir, çaylar, kahveler içilir bol bol sohbetler edilir.
Yeri gelir bekar kız-oğlanlara uygun eşler konuşulur, yeri gelir siyaset masaya yatırılır. Ve geride de hoş bir seda, güzel anılar, huzurlu bayram sabahları, akşamları kalır.
Bugün!!!
Maalesef bunlardan bahsedecek ne hal, ne keyif, ne huzur, ne tat kalmadı. Bir garip oldu bayramların, tadı, tuzu, keyfi geride sanki bizim nesille birlikte bitti, gitti, yitirildi gibi.
Oysa ki, her bayram bu köşede, "Bugün bayram erken kalkın çocuklar" diye diye Barış........
© Habertürk
