Ruhumuz ne kadar iyi? Kendimize mi benzeyeni severiz, tamamlayanı mı?
“Bana ihanet etti ama ben hâlâ onu suçlamıyorum, çünkü belki bende eksik olan bir şey yüzünden oldu…”
“Bana benzeyen biri mi daha yakın gelir, yoksa tam da bende olmayanı mı severim?”
Bu sorular, sadece aşkın değil, aslında ruhun da en derin çatlaklarında yankılanır. Ve her defasında, bu soruların yanıtı kişinin kendiyle olan ilişkisinde gizliydi. Psikolojik araştırmalar bize şunu söylüyor: İnsanlar genellikle kendilerine duygusal olarak tanıdık gelen kişilere yönelir. Bu tanıdıklık bazen benzeyeni, bazen de eksik olanı çekmek anlamına gelir. Benim danışanlarım arasında bazıları, kendilerine çok benzeyen insanlarla derin bir dostluk kurarken, aşkta daha çok zıt kutuplara çekilir. Çünkü biz, bazen eksikliğimizi tamamlayan kişide huzur bulacağımızı düşünürüz.
Ama dikkat: Eğer o eksiklik, kendimize dair çözemediğimiz yaralardan kaynaklanıyorsa, tamamlanma değil bağımlılık doğar.
© Haberton
