menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İz bırakanlar güçlü olanlar değil, iyi kalanlardır

7 0
19.04.2025

Çünkü merhamet, dışarıdan kolayca fark edilmeyen ama bir ruha en çok yakışan meziyet.
Kimi insanlar, hayat boyu sessiz kalabilir ama sessizlikleriyle bir başkasının dünyasını aydınlatırlar.
Onlar belki büyük sahnelerde değildir, ama bir çocuğun gözlerinde güven, yaşlı birinin elinde huzur, bir arkadaşın kalbinde iyileşme olarak yaşarlar.

Danışanlarımdan bazıları bana gelirken, “Ben sıradanım” der.
Ama ben o cümlenin içinde bile yüce bir şey görürüm:
İyi kalabilmiş bir insanın, görünmeyen gücünü.

Bu çağda, rekabetin ortasında, kimliklerin ve başarıların birbirine karıştığı bir dünyada, hala kalbinin sesini duyan, yargılamadan dinleyen, kendi yarasını unutup başkasının acısına eğilebilen biri…
İşte asıl güçlü olan odur.

Ve ben artık bu insanlara hayranlık duyuyorum.
Çünkü gerçek liderlik, belki de hiç “lider” olduğunu düşünmeyen birinin kalbinde saklıdır.

Belki bir zamanlar sen de, tıpkı birçok insan gibi, başarıya hayranlık duydun.
Zirvede olanlara, çok çalışanlara, alkış toplayanlara…
Sana hep şöyle dendi: “Yüksel, öne geç, daha çok çalış, daha çok başarmalısın.”
Ve sen de bir süre buna inandın. Çünkü görünür olmak, değerli olmak gibiydi.

Ama zamanla bir şeyler değişti, değil mi?

Yaşamın gerçekliğini gördükçe, aslında en çok hayran olunması gereken insanların, sessizce iyi kalmayı başaranlar olduğunu fark ettin.
Çünkü güç her zaman yüksekte durmak değildir.
Bazen asıl güç, düşmeden önce bir başkasının elini tutabilmektir.

Artık sen, kariyer hedeflerine değil, bu hedeflere ulaşıp güç gösterisi yapanlara değil;
Gücü yettiğince iz bırakan, başkalarının kalbine dokunan, hayatta kalabilmiş ama kalırken de iyi kalabilmiş merhametli insanlara hayranlık duyuyorsun.
Ve bu çok kıymetli bir........

© Haberton