Torunuma – Hoşça kal
Kimsesiz geldim bu dünyaya… Huzursuz rüyalarda emekledim, düşe kalka büyüdüm. Yalnızdım, ama yalnızlık bana kader gibi öğretilmişti. Zamanla uslandım, öğrendim; bazen de öğrendiğimi sandım. Yukarıda güneş, altta Acun… Hayatın içinde bir zerreydim. "Ben kimim, neyim?" diye sordum kendime.
Yaprakları seyrettim. O yemyeşil yaprak, dallarına gururla tutunuyordu. Verdiği meyveyle hayat sunuyordu. Hayranlıkla izledim onu. Ama sonra… O yaprak sarardı, düştü. Toplanıp yakıldı, toza döndü. İşte o gün, iliklerime kadar hissettim: Ben de bir yapraktan farksızdım. Yeşillikten kuruluğa, bahardan kışa sürüklendim. Ömrümün hazan mevsimindeyim. Dalımdan düştüm. Rüzgâr beni oradan oraya savurdu, süpürülmeyi ya da çürümeyi bekliyorum artık.
Tanrı’ya........
© Habererk
