Cumhuriyetle Hesaplaşmanın Yeni Versiyonu: İftiralar, Çarpıtmalar ve Hafızayı Silme Çabaları
Türkiye’nin yakın geçmişinde, kurucu değerlerle kurulan gelecek vizyonu üzerindeki tartışmalar her geçen gün artıyor. Bazı siyasal İslamcı çevrelerin, Türk milleti ve Türkiye Cumhuriyeti’nden “intikam alırcasına”, Cumhuriyet’in kuruluş değerlerine kurulan iftiralarla, kurucu önderlerine yöneltilen çarpıtılmış anlatılarla Cumhuriyet sevgisini zayıflatmayı hedeflediği iddiaları sıkça gündeme geliyor. Bu çabalar, sadece söylem düzeyinde kalmıyor; eğitim müfredatından medya söylemine, yerel yönetim konuşmalarından kültürel üretimlere kadar pek çok alana yayılıyor.
Aşağıda, bu çarpıtma girişimlerinden bazı örnekler:
“Yunan’ı denize dökmek” ifadesinin gerçekliği
Bazıları bu söylemi tarihi kesinlikmiş gibi kullanıyor. “İzmir’de Yunan’ı denize döktük” gibi ifadeler mitik bir zafer imgesi olarak dile getiriliyor. Ancak tarihsel belgeler ve araştırmalar bu anlatıyı bütünüyle doğrulamıyor. Örneğin, Büyük İzmir Yangını sırasında ve sonrasında yaşanan göç, yangın ve kaosun etkisiyle ciddi can kayıpları ve zor durumlar var.
Yunan birlikleri 9 Eylül 1922 civarında İzmir’den çekiliyor. Dolayısıyla “denize dökme” deyimi hem metaforik hem de abartılı bir anlatım olarak görülüyor.
Eğitim müfredatında “tarihi çarpıtma” iddiaları
Milli Eğitim Bakanlığı’nın bazı ders yönergelerine dair “tarih çarpıtması” eleştirileri var. Örneğin “Bağımsızlık ve Vatan Sevgisi” adlı ders yönergelerinde........
© Habererk
