Masumun Yükü: Hükümlü Ebeveynlerin Çocukları
“Toplumsal adalet yalnızca suçluyu cezalandırmakla değil, masumun yükünü hafifletmekle mümkündür.”
Suç, çoğu zaman bireyin kendi iradesiyle işlediği bir eylem olarak değerlendirilir. Ancak suçun toplumsal etkileri yalnızca faille sınırlı değildir. Bir kişi hüküm giydiğinde, çoğu zaman gölgede kalan gerçek, geride bıraktığı çocukların da bu cezanın bir parçası haline gelmesidir.
Cezaevindeki bir anne ya da baba, arkasında sadece bir boşluk bırakmaz; bir çocuğun hayatına yoksulluk, dışlanma, travma ve eşitsizlik bırakır. Bu çocuklar; ekonomik yoksunluk, psikolojik kırılganlık, toplumsal damgalanma ve eğitimde fırsat eşitsizliği gibi çok boyutlu sorunlarla baş başa kalmaktadır.
Ve en acısı, bu durumun uzun vadede suçun nesiller arası aktarımına zemin hazırlamasıdır.
Görünmeyen Çocuklar: Cezaevinin Dışındaki Mağduriyet
Bugün Türkiye genelinde cezaevlerinde bulunan on binlerce hükümlü, çocuklarını dışarıda bırakmak zorunda kalıyor. Ancak o çocuklar çoğu zaman devletin ve toplumun güvenlik şemsiyesi dışında kalıyor.
Araştırmalar gösteriyor ki bu çocuklar:
• Temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanıyor.
• Eğitim hayatlarında devamsızlık, başarısızlık ve okul terki oranı yüksek.
• Psikolojik olarak öfke, suçluluk, utanma ve yalnızlık duygularıyla büyüyor.
• Toplumsal çevrelerinde “suçlunun........© Habererk





















Toi Staff
Penny S. Tee
Gideon Levy
Sabine Sterk
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein