Federalizm, Eyalet Sistemi, Misak-ı Milli Güzellemeleri ve Türkiye’nin Beka Mücadelesi
Türkiye Cumhuriyeti, kuruluşundan itibaren emperyalist hesapların merkezinde yer aldı. Yüzyıllardır sürdürülen büyük oyunun farklı sahneleri, farklı aktörlerle yeniden sahneleniyor. Bugün, “federalizm”, “eyalet sistemi” ve “Misak-ı Milli” söylemleriyle süslenen yeni bir tuzak, ülkemizin bekasını tehdit eden bir proje olarak önümüzde duruyor.
Yakın gelecekte yüksek sesle “Misak-ı Milli” güzellemeleriyle Türkiye’nin büyümesini ve tarihî hedeflerine ulaşmasını teşvik eden hikayeler anlatacaklar. Öyle ki bir TV programında terörist başı Apo’yu bile “Misak-ı Millici” ilan ettiler. Perde arkasına baktığımızda ise bu “büyüme” senaryolarının aslında Türkiye’yi parçalamak için kurgulandığını net bir şekilde görebiliyoruz.
Özetle; Türkiye’yi bölmek için büyütmek istiyorlar.
Türkiye’nin üniter yapısına yönelik saldırılar yeni değil. Bugün gündeme getirilen planlar, 1965 yılında ABD tarafından dönemin Başbakanına Türkiye için önerilen “İran-Irak-Türkiye Kürtlerini kapsayan federal yapı” projesinin bir devamıdır. MİT Müsteşarı Sadi Koçaş’da aynı olayı anılarında anlatmıştı;
“Bize ‘İran-Irak ve Türkiye Kürtlerini federe bir Cumhuriyet haline getirelim. Bunu Türkiye'ye bağlayalım hem de büyük Toprak kazanmış olursunuz.’ diyorlardı.”
O dönem, Genelkurmay’ın tepkisiyle bu proje rafa kaldırıldı. Ancak asla unutulmadı.
1980 darbesi sonrası, ABD’nin “Bizim çocuklar” dediği generaller Türkiye’yi yönetmeye başladığında, Kenan Evren ve ekibi “8 bölge valiliği” projesini gündeme getirdi fakat Mecliste karşılık bulmadı. Dikkat edilmesi gereken nokta şu: Bu proje hayata geçirilmek istendiğinde, PKK henüz ilk eylemini bile yapmamıştı!
Birileri, Türkiye’yi bölgesel yönetim modeline zorlamaya, merkezi otoriteyi........
© Habererk
