Suriye’ye Operasyon Olacak mı?
Ankara ‘’Suriye’ye operasyon geliyor’’ kulisleriyle çalkalanıyor. Uluslararası medyada tartışılan belli başlı konuların başında da bu konu var. Ankara Rojova’ya operasyon yapmak istemiyor. Zira böyle bir operasyon Terörsüz Türkiye girişimini zedeler, zora sokar. Türkiye ile Suriye Kürtlerinin arasına kan girer ki bu PKK’yı ve İsrail’i güçlendirir. Dolayısıyla diğer alternatifler tükenene ve başka yol kalmayana kadar operasyon olmaz.
Terörsüz Türkiye girişimini başlattığından beri çok dikkatli ve oldukça nazik bir dil kullanan Devlet Bey, ilk kez PYD-SDG için ‘’çirkef’’ dedi. Bu ifade gelişi güzel söylenmedi. Abdi ve şürekasına mesaj verildi. Abdi ısrarla 10 Mart anlaşmasına bağlı olduklarını söylüyor. Fakat bu anlaşmanın gerektirdiği, geri dönüşü olmayan kritik adımlar, kesinlikle atılmıyor.
ABD özel temsilcisi baskı kurmak için Şara ile Abdi’yi Şam’da bir araya getirdi. Bu toplantı da Abdi’nin talepleri yerine getirilmediği gibi Washington’un Ankara ve Şam ile aynı pozisyonda olduğu vurgulandı. Öyle ki toplantı da Barrack’ın kurduğu cümleleri Amerika’nın Dışişleri Bakanı, Beyaz Saray sözcüsü ve Pentagon’da tekrarladı. PYD-SDG üzerindeki baskılar giderek yoğunlaşıyordu ki Bedevi-Dürzi çatışması başladı veya başlatıldı. Dikkatler Süveyda’ ya yöneldi.
Çatışmalar yatışır yatışmaz Şam ile PYD-YPG arasında ki görüşmeler bu sefer Paris’te Barrack ve Fransa Dışişleri Bakanının nezaretinde başladı. Fransa’nın devreye PYD’ yi desteklemek için girdiği düşünülüyor ama bu doğru değil. Fransa Suriye’nin eski sömürgeci devleti. Kendini PYD ile sınırlamaz. Hele de Suriye’nin iki limanını Fransızlara verilmişken. Bununla birlikte azınlıklar kendilerini geçmişte kollayan Fransa’ya sıcak bakıyor. Paris Suriye’nin istikrara kavuşmasını, limanların tam kapasite çalışmasını ve para kazanmak ister. Afrika’da kaybettiği mevzileri ve azalan gelirlerini kompanse edecek. TOTAL’ le enerji sektörüne girmeye çalışıyor Fransızlar. Tayyip Bey OYAK’a Suriye’de aktif olma görevi verse Fransızları daha da yanımıza çekeriz.
Neyse konumuza dönelim. Aslında sanıldığı gibi görüşmelerin tıkandığı nokta ‘’özerklik’’ değil. Taraflar özerklik konusunda nispeten yakın pozisyondalar. Silahlı güçlerin ne........
© Habererk
