Geçen hafta Meral Hanımın Yavaş’a İyi Parti genel başkanlığını teklif ettiği gündeme oturdu. Sanki teklif dün yapılmış. Veya Meral Hanım genel başkanlığı bırakmaya karar verince yapmış. Müsavat Beyin rahatsızlığını gündem yaparak ‘’Mansur Bey şimdi de genel başkan olabilir’’ iması yapan müptezeller bile oldu.

Akşener’in eleştirilecek ve ders alınacak çok yanlışı ve eksiği vardır. Mesela iki seçimde de milletvekili listeleri çok kötüydü. Meral Hanım eleştirdiği Devlet Beyin fersah fersah gerisine düştü. Ama millet ittifakının cumhurbaşkanı adayının belirlenmesi sürecinde linç edilmesine ve ağır hakaretlere uğramasına rağmen hiç taviz vermedi. Eğilmedi, bükülmedi.

CHP’liler Kemal Beyin `-e oy aldığı sahte anketlerle kendilerini kandırırlarken Meral Hanım ‘’Kazanacak aday’’ diyordu. ‘’Kazanacak aday’’ demek kibarca ‘’Kemal Bey kazanamaz’’ demekti. Mesaj anlaşılmayınca Meral Hanım daha net konuşmaya başladı: ‘’Ben kesinlikle aday olmayacağım. Anketlerde Mansur ve Ekrem Bey çıkıyor. Bu iki isimden biri aday olmalı’’

Meral Hanımın ikazları dinlenmedi. Fikirlerine itibar edilmedi. Kemal Bey, Meral Hanım’ın bütün ısrarlarına rağmen aday yapıldı. Bu süreç yaşanırken Meral Hanım, çok sert ifadeler kullandığı ve aday olmaları için açık çağrı yaptığı basın toplantısından sonra, Ekrem ve Mansur Beylerle evinde bir araya geliyor. Ekrem Beye ‘’Anketlerde siz çıkıyorsunuz aday olun’’ teklifinde bulunuyor. Ekrem Bey kati bir dille reddedince Mansur Beye daha samimi bir dil kullanarak ‘’Mansur Abi, aday olun’’ diyor.

Mansur Beyi aday olmaya ikna edemeyince ‘’Abi aday olur ama kazanamazsanız sizin için İyi Parti genel başkanlığından feragat ederim’’ garantisini veriyor. Bir genel başkan için bundan daha büyük bir fedakarlık olur mu? Meral Hanım bu teklifi Ekrem Beye yapmıyor, Mansur Beye yapıyor. Neden?........

© Habererk