AB üyeliği hala cazip mi?
Geçen cuma günü Ankara’yı ziyaret eden Alman Şansölyesi Türkiye’yi AB ile üyelik görüşmelerini başlatmaya davet etti. Bu davet bir milat olarak kabul edilebilir. Zira 2010’ların başında Türkiye’nin üyeliğine karşı çıkan, engelleyen ve Ankara’ya ayrıcalıklı ortaklık teklif eden iki ülkeden biriydi Almanya. (diğeri Fransa) İtalya, İspanya, Portekiz ve Macaristan gibi ortaklar ezelden beri Türkiye’nin üyeliğine sıcaklar.
Peki Türkiye AB’ye üye olmalı mı? AB üyeliğinin bugün bir cazibesi var mı? Türkiye’nin üyelik sürecinin hızlandığı 90’lı ve 2000’li yıllarda AB sürekli genişleyen, teknoloji üreten parlayan bir yıldızdı. En büyük ekonomiydi. Bugün bünyesine yeni devletler katılmış olmasına rağmen ABD ve Çin’den sonra 3. büyük ekonomi. Her yıl ilk iki devletle arasındaki fark biraz daha açılıyor. Yani AB rakipleri karşısında geriliyor.
Oysa AB demokrasiyle idare ediliyor. Adalet sistemi mükemmel. Çin de ne demokrasi var ne de adalet. Ama Çin kalkınıyor, zenginleşiyor. AB geriliyor. Son 35 yılda Çin’in aldığı yabancı sermaye AB’nin on katından fazla. Hani demokrasi ve adalet olmadan kalkınmak mümkün değildi? Hani yabancı yatırımcılar demokratik ülkelere, adalet sistemi işleyen memleketlere giderlerdi?
Neyse konumuza dönelim. 1990’larda AB askeri olarak ta güçlüydü. Zira güçlü bir orduya sahip olan İngiltere AB üyesiydi. Avrupalılar otuz beş yıldır ordularına yatırım yapmayınca silahları demode oldu. Avrupa teknoloji üretiyordu. Piyasaya ilk çıkan üç cep telefonu markasından ikisi Avrupalılara aitti. İki en güçlü uçak markasından biri Avrupa’nındı. Otomotivde liderdi şimdi üçüncü sırada. İlaveten birçok Avrupa markasını Çinliler ve Japonlar satın aldılar. Elektrikli otomobillerde Avrupalıların esamesi okunmuyor. Avrupalı üreticiler akıllı telefonlarda iddialı değiller. Sosyal medya platformlarında ABD açık ara lider. Çin ikinci. Rusya bile Avrupa’nın önünde.
Son zamanlarda gündemde olan nadir toprak elementlerinde Çin lider. ABD onu yakalamaya çalışıyor. Avrupa yine potada yok. Kaya petrolü ve gazında ABD lider, Çin takipçi ve Avrupa seyirci. Uzay yarışında, uydularda, ileri teknoloji de AB sadece takipçi. Teknoloji üretemiyor, geliştiremiyor........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Gideon Levy
John Nosta
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
Daniel Orenstein