CHP’nin heybesinde büyüklü küçüklü turplar…
Metaforlar, atasözleri, deyimler, özlü sözler, şiirler meramı ifade için sıklıkla başvurulan yollardır…
Siyasetçiler, yerli yerinde ve sık kullanırlar. Hele siyaset ustaları, taşı gediğine oturtmak, meseleyi büyük kitlelere anlatmak, hatta mal edebilmek için daha fazla başvururlar…
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, hem bir hitabet ustasıdır, hem de şiiri, atasözünü siyasi konuşmalara dercetme ustasıdır…
Nitekim, geçmişte AK Parti’nin Konya 8. Olağan İl Kongresi’nde gündemde olan yolsuzluk, yozlaşma eksenli soruşturmalara değinerek ‘daha turpun büyüğü heybede” demişti…
Cumhurbaşkanı Erdoğan bu cümleyi kullanınca doğal olarak “altından ne çıkacak?” soruları sorulmaya başlandı…
Rahmetli Demirel’de zaman zaman “heybedeki turplar”dan bahseden konuşmalar yapardı. Yine konu yolsuzluk, yozlaşma olurdu. Yine toplumsal tansiyonun yükseldiği, temiz toplum arzularının, açıklık, şeffaflık ve hesap verebilirlik konularında haklarında şaibe olanların gündemi değiştirmek için dolambaçlı yollara saptığı zamanlara denk gelirdi…
Demirel merhum kendi döneminde yapılanları edilenleri, mücadeleleri anlatırken bir hikâyecik nakleder: “Adam, Aydın pazarına turp getirmiş, bir köşede satıyor. Fakat turplar yamuk ve küçük… Turpları bir türlü satamıyor. Yan tezgâhlarda daha düzgün ve parlak turplar var, onlar hemen alıcı buluyor. Adam bakıyor ki elindeki mal işe yaramıyor, küçük turpları bırakıyor ve çuvalın dibinden büyüğünü çıkarıyor. Alıcılar bunu görünce hemen doluşuyor. Ama adam diyor ki: ‘Dur bakalım hemşerim, turpun büyüğü heybede!’”
Rivayet muhtelif, sözün kaynağı ile ilgili… Bir gün köy ahalisi, bir çiftçinin heybesini taşıdığını görür ve heybenin doluluğunu fark ederek ne olduğunu sorar.........
© Haber7
