Türkiye jeopolitiğin merkezinde..
Asya'nın küresel sistemde yeni bir güç merkezi olarak ortaya çıktığını söylemenin basmakalıp bir iddia olduğu bir gerçek. Birleşmiş Milletler Güvenlik Kurulu’nda bulunan beş devletten ikisinin, Çin ve Rusya’nın Asya’daki güçlerdir. Politika yapıcılar ve analistler, Çin ve Hindistan'ın ekonomik yükselişine, Rusya’nın denge politikasına, dolayısıyla uluslararası ilişkilerde stratejik rekabete ve çatışma riskine işaret ediyor. Bu kapsamlı görünen yaklaşım hem bölgede hem de günümüz jeopolitiğinin doğasında meydana gelen temel değişiklikleri gözden kaçırıyor.
Asya'da göz ardı edilen Türkiye’nin yükselişi, hem bölgenin ve küresel sistemin, hem de 21. yüzyıl jeopolitiğinin merkezi haline gelişinin hikayesi. Bugün Türkiye Asya'nın güvenliği, ekonomik, teknolojik ve ekolojik dinamikleri, küresel meselelerini tanımlayacak nitelikte. Küresel sistem, Avrupa'yı 20. yüzyılın ikinci yarısında (hem Soğuk Savaş'tan önce hem de sonra) jeopolitiğin merkezi haline getirmişti; 21. yüzyılda Asya’nın hızla sözkonusu rolü üstlenmesini engelleyemiyor. Çünkü Türkiye’nin temsil ettiği İslam milleti, tarih sahnesine yeniden dönüyor.
Artık Türkiye’nin öncülüğünde Asya'da dünya gücü olarak tarih sahnesindeki yerini alan İslam milleti, jeopolitiği tanımlayacak ve dünyada olanlar da doğrudan Asya'yı etkileyecek. Bölgesel ve küresel politika arasındaki bu etkileşimin doğası, bugün uluslararası meselelerdeki önemli dinamiklerden biri olsa gerek.
Asya şu anda dünyanın büyük ekonomilerine ev sahipliği yapıyor. Küresel ekonomik büyümenin üçte ikisini üretiyor. Türkiye de dahil birçok Asya ülkesi ve ekonomisi, bugün inovasyonu yönlendiren endüstriyel teknolojiler için küresel tedarik zincirlerinin merkezinde........
© Haber7
