Türkiye İsrail’e Karşı Kartlarını Açık Oynuyor
Halk arasında bir kere dahi olsa “Türkiye gizli bir şekilde silah ve füze üretiyor. Hatta belki nükleer silahı bile var. Yoksa Orta Doğu’da nasıl bu kadar keskin ve rahat davranabilir?” cümleleri ve sorularıyla karşılaşmışızdır. Kimi zaman bu cümleler halkta karşılık bulurken kimi zaman da bu cümleler hayal ürünü olarak görülüyor. Rusya, Çin, ABD basit bir füze bile ürettiğinde reklamını yaparken Türkiye’nin üretmiş olduğu silahları açıklamaması insanları düşündürüyor ve şüpheye düşürüyordu. Ta ki İsrail’in İran’a bir gece başlattığı saldırıya kadar. İsrail, İran’ın nükleer füze ürettiği iddiasıyla ABD ve Batı’yı arkasına almayı hedefleyerek İran’a karşı saldırıya geçti. İsrail’in F35’leri ve füzeleri İran semalarında rahatça dolaşırken İran’ın gövde gösterisi şeklinde ilan ettiği füzeler ortada yoktu. Karşı füzeler gönderdiğinde dahi İran füzeleri, Demir Kubbe’yi düşük isabetle delebiliyordu. İran savaş uçakları kendi gökyüzünde dahi uçamadı. İran’ın hava savunma sistemleri ilk iki gün devreye dahi giremedi. İsrail savaş uçakları nokta atışıyla her yeri vurdu ve güvenli bir şekilde ülkesine döndü. İran’ın savaşın dördüncü beşinci gününden sonra kendisine gelmesiyle birlikte İsrail’e yönelik başlattığı yoğun hava saldırısı ABD’yi harekete geçirdi ve saldırılar sona erdi. Bunun üzerine ABD, İran’ın nükleer tesislerine yönelik bir hava harekâtı yaptı ve B2 uçakları ile hedefler vuruldu. Bu olayın ardından Türkiye’nin gizli bir şekilde silah geliştirdiğini düşünenler bu süreçlerin gizli yürütülmesinin ne kadar doğru olduğunu anlamaya, Türkiye’nin gizli bir şekilde silah geliştirdiğine inanmayanlar ise bu süreçlerin gizli yürütüldüğüne inanmak istemeye başladılar. Zira Orta Doğu’da İsrail’in saldırılarına sebep aramaya gerek olmadığının herkes farkına varmaya başladı. Tarihe 12 Gün Savaşları olarak geçen İran-İsrail savaşının ardından İsrail, gözünü Suriye’ye dikti.
İsrail, Suriye’nin topraklarını kapalı kapılar ardında böldü. Bunu uygulayabilmek için başta Süveyda olmak üzere bir iç karışıklığı hedef aldı ve Süveyda kentindeki Dürzi azınlığı harekete geçmeye çağırdı. Süveyda’da sanki Dürzilere zulüm uygulanıyormuş gibi göstererek Dürzileri kendilerine karşı çıkan Arap aşiretlere saldırılar düzenlemeye teşvik etti. Suriye Hükümeti olaya müdahil oldu ve kontrolü ele geçirdi. Bunun ardından İsrail, tüm uluslararası normları ihlal ederek Suriye........
© Haber7
