menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Türkiye’nin Kamu Diplomasisi: Türkiye Maarif Vakfı

12 0
17.07.2025

“Maarif” kelime köküyle ma’rifetten, manasıyla irfana yaslanır. Sadece bilgi değil, hikmeti kuşanmak; sadece öğretmek değil, insanı inşa etmektir maarifin özü. Bizim medeniyetimizde ilim, başı sonu olmayan kuru bir bilgi yığını değil; hakikate açılan bir pencere, gönül eğiten bir mektepti. Medreselerde akıl teri dökülürken tekkelerde gönül yoğrulur, sıbyan mekteplerinde elif’ten başlanıp insan-ı kâmile doğru yürünürdü. Çünkü bu topraklarda eğitim, bir devlet politikası değil, bir kul duruşu idi.

Bugün ise dünya, diplomasi denilen oyunu sadece silahlarla, parayla, medya gücüyle oynamıyor. Artık sahnede yeni bir aktör var: Eğitim. Silahın bıraktığı korkunun yerine, maarifin bıraktığı saygı geçiyor. Devletler yumuşak gücünü kültürle, sanatla, dille ve özellikle eğitim yoluyla kullanıyor. Bu bağlamda eğitim kurumları artık sadece bilgi aktaran yapılar değil; bir milletin dilini, ahlakını, bakışını ve duruşunu taşıyan diplomatik aktörlerdir.

İşte Türkiye Maarif Vakfı da bu anlayışla, yalnızca okul açmak için değil; gönül açmak, zihniyet inşa etmek ve medeniyet taşımak için yola çıkmıştır. 2016 yılında kurulsa da taşıdığı ruh asırlıktır. O ruh, Enderun’un zarafetiyle, medresenin vakarını harmanlar. Maarif Vakfı, Türkiye’nin dış politikada eğitim eliyle kurduğu en sahih köprüdür. Devletin aklı ile milletin vicdanının birleştiği bir noktada yükselir.

Bugün Afrika’dan Balkanlara, Orta Asya’dan Latin Amerika’ya kadar onlarca ülkede faaliyet gösteren Türkiye Maarif Vakfı, kamu diplomasisinin sadece bir enstrümanı değil; bir vicdan tebliğcisidir. Bilgiyle donatılmış ama aynı zamanda adaletle yoğrulmuş nesillerin yetiştiği bu mektepler, Türkiye’nin dünyaya “biz buradayız” demesinin sessiz, ama kalıcı yoludur.

Türkiye Maarif Vakfı’nın Kuruluş Gerekçesi ve Vizyonu

2016 yılının Temmuz ayında Türkiye, sadece bir darbe teşebbüsüyle değil; aynı zamanda yıllar boyu ilmek ilmek örülen bir ihanet ağının kalbine darbe indirerek yüzleşti. Devletin damarlarına sızmış bir yapı, yurt içinde olduğu kadar yurt dışında da eğitim kisvesi altında örgütlenmiş, nice memleket evladını kendi aklından ve vicdanından koparmıştı. Bu ağ, sadece milletin çocuklarını çalmamış; Türkiye'nin dostlarına da kendi yüzünü sahte aynalarda yansıtmıştı.

İşte Türkiye Maarif Vakfı, bu ihanetin açtığı boşluğu sadece kapatmak için değil, bir daha böylesi sızıntılar yaşanmasın diye sahaya inmiştir. Lakin Maarif Vakfı bir tepki kurumu değil, ilke kurumudur. Evet, yıkılmış olanı onarır; ama asıl maksadı yeni bir dünya kurmaktır. Eğitim sahasında kendi millet ruhuna, kendi tarihsel hafızasına yaslanan yerli ve millî bir duruş inşa etmektir.

Türkiye Maarif Vakfı, bir yönüyle devlettir; çünkü devletin resmi aklı ve diplomatik hedefleriyle uyumludur. Lakin bir yönüyle vakıftır; yani halkın duasını, milletin irfanını, sadaka-i cariyesini taşır. Bu yönüyle resmî olmaktan çok ruhani, bürokratik olmaktan çok gönülcüdür. Okul açar ama bina değil, medeniyet kurar. Müfredat getirir ama sadece ders........

© Haber7