Mescidi Aksa’nın artık ağlayacak gücü kalmadı!
Allah kendisine rahmet eylesin, kıymetli şairlerimizden Mehmet Akif İnan ünlü “Mescidi Aksa” şiirinde; “Mescidi Aksa’yı gördüm düşümde; bir çocuk gibiydi ve ağlıyordu!” diyor.
M. Akif İnan’ın o şiiri yazdığı tarihle bugünü kıyaslayacak olursak muhtemelen Mescidi Aksa’nın artık ağlayacak gücü de kalmamıştır. Gazze’de açlığa mahkum edilen, bir lokma ekmekten ve bir yudum sudan mahrum bırakıldıkları için ağlamaya bile takatları kalmayan çocuklar gibidir.
21 Ağustos, siyonist işgal rejiminin yönlendirdiği bir fanatiğin Mescidi Aksa’yı yakma teşebbüsünün 56. yıl dönümü. 21 Ağustos 1969’ta Denis Ruhan adında bir fanatik bu kutsal mabede sabotaj düzenledi. Çıkan yangında tarihi mekanın birçok önemli bölümü ve halıları yandı. Nureddin Zengi’nin, kendi eliyle yaptığı ve Kudüs’ün kurtarılması halinde Mescidi Aksa’ya yerleştirilmesi üzere Salahuddini Eyyubi’ye emanet ettiği minber de yandı.
Her şeyden önce bu sabotajın, İsrail işgal rejimi tarafından “münferit” olay olarak yansıtılmasının gerçekçi olmadığını hatırlatalım. İşgal rejimi zaman zaman bazı kirli operasyonlarını böyle “fanatik, deli, meczup” gibi yansıtılan kişiler üzerinden ama planlı ve kontrollü bir şekilde gerçekleştirmektedir. Hz. İbrahim Camisi’nde bir sabah namazı vaktinde gerçekleştirilen katliam da böyledir. Bunun daha birçok örneği var.
Mescidi Aksa’yı yakma planının........
© Haber7
