İstiab Haddi
Çember daralıyor. Kuşatılmanın dayanılmaz hafifliğinde olan biten can paralıyor. Küresel tazyik kazanından harp dumanı tütedursun... Kapılar aceb neye aralanıyor?
Gazze'den sonra Keşmir'de aynı senaryo... Cetvelle çizilmiş sınırların kanamalı hâli devam ediyor. Londra'dan serpilmiş nifak tohumları ihtiraklı top mermileri gibi infilak etmeye ara vermiyor. Şeytanın aklına gelmez sehemler dünya sahnesini toza dumana verirken... Artık aklı olanın da aklı ermiyor!
Figüranlık gömleğinin giydirildiği coğrafyaların zavallı halkları... Ölü kedi sıçraması kabilinden kısa huzur molalarının bedelini ödemeye mecbur bırakılırken... Zulüm kanıksanmış düpedüz! Hem zalimde ne ar var ne de kızaracak yüz... Artık anlaşıldı. Sekiz milyar insan boylu boyunca yaşayan ölüyüz!
Laf ebeliğiyle günü kurtaramayacağımız aşikar... Muhasebe ve murakabe aşamasına geçmedikten sonra daha çok dayak yer insanlık... Ağacı........
© Haber Vakti
